Beşiktaş soğuk Norveç deplasmanında Bodo-Glimt ile karşılaştı. Tarihinin en çalkantılı ve garip döneminden geçen kara kartal, öne geçtiği maçı 2-1 kaybetti. Bir sürü eksik ile çıkılan bu deplasmanda 1 puan bile çok değerliyken, 0 ile çıkmak temsilcimizin umutlarını büyük ölçüde bitirmiş gözüküyor. Beşiktaş adına maçın özeti ise iki kelime: panik ve yorgun.
Zorlu Bodo deplasmanına Beşiktaş oldukça iyi başladı. Topun ev sahibinde olduğu bu dakikalarda kara kartal tehlikeli ataklar yakalayan taraftı. Norveç ekibini kaleye yaklaştırmadan kontralar ile rakip kaleye giden Beşiktaş, yine orta sahada kazanılan top sonucu golü buldu. Bahtiyar’ın ortasında Gedson, temsilcimizi 1-0 öne geçirdi. Ev sahibi ekip özellikle bek oyuncuları Sjovold ve Björkan’ı savunma arkasına sarkıtarak oradan bir şeyler üretmeye çalışırken Tayyip-Emirhan ikilisi bu sızmaları ilk yarım saat engellemeyi başardı. 25’te Rafa’nın kendi hazırlayıp kaçırdığı karşı karşıya pozisyondan sonra oyun az da olsa dengelendi. Onur, Gedson ve Semih’in etkili ön alan baskısı ev sahibini uzun top vurmaya ya da top kaybına zorladı ki açık bir şekilde Beşiktaş’ın A planı ilk yarı özelinde buydu. İlk organize atağını 35. dakikada yakalayan Bodo, golü de hemen bir dakika sonra buldu. Ersin ilk pozisyonda topu kurtardı, hızlı şekilde sağ kanada doğru topu yolladı ancak top direkt rakibe gitti. Hazırlıksız yakalanan Beşiktaş savunması, Musrati’nin de yaptığı hata sonucu golü kalesinde gördü. Zinckernagel’in golü ile skor 1-1 oldu. Beşiktaş’ın ön alan baskının kırılması ve attıkları gol ile moral kazanan Bodo, baskısını ilk yarının sonuna doğru arttırdı. Buna çözüm bulamayan Beşiktaş üst üste gelen kornerlerin sonuncusunda 2. golü yedi. Björtuft, Bahtiyar ile boğuştu ve açılan ortayı ayağı ile tamamladı. Bodo, ilk yarının uzatmalarında da baskısını sürdürdü. 7 dakikada 2 gol yiyerek soyunma odasına giren Beşiktaş son anlarda dağınık bir görüntü verdi. Bireysel hatalar ve fiziksel düşüşe rağmen Beşiktaş oyun anlamında iyi bir devre çıkardı.
Özellikle temsilcimizin en yetenekli ayakları Rafa ve Gedson’un yorgunluğu ikinci yarıda da kendini gösterdi. Bu ayakların eksikliğini hisseden Beşiktaş ikinci yarıya da ilk yarının sonundaki gibi panik ve yorgun şekilde başladı. Maçın başındaki etkili ön alan baskısının kırılmasına rağmen Bodo stoperinin çıkarken yaptığı hata sonucu temsilcimiz ilk pozisyonuna 55’te girebildi. Hemen üstüne Gedson da girdiği pozisyondan yararlanamadı. Az da olsa topu ayağına alıp karşı kaleye götürmeye çalışan Beşiktaş, oyunda dengeyi sağladı. Yine de 60. dakikaya girerken üretmekte zorlanan kara kartalın topla oynama yüzdesi %41’di. Zaten sahadaki 11 pek de topla üretecek bir oyuncu grubu değil. Bunu Serdar Topraktepe de görmüş olacak ki Salih ile Ndour’u değiştirdi. Yine aynı dakikada Muçi-Musrati değişikliği ile Rafa göbeğe, Muçi sol tarafa geçti. Beşiktaş orta sahaya teknik oyuncu atarak topu tutmayı hedeflerken, zaten yorgun olan Gedson ve Rafa’nın yanına fiziksel kapasitesi zayıf Salih eklenince Bodo, orta sahayı tamamen eline aldı. Bol bol Bodo-Glimt pozisyonu izleyerek bitirdiğimiz maçta Beşiktaş son yarım saat hiç varlık gösteremedi.
Kaliteli ayakların yorgunluğu ve kuzeyli rakibin temposuna ayak uyduramamak bu sonucun en büyük sebepleri. Her şeye rağmen Beşiktaş öne geçtiği maçtan 1 puan çıkarabilirdi. Bu sonuçla birlikte Beşiktaş UEFA Avrupa Ligi’nde 6 puan ile 27. sıraya geriledi. Çalkantılı geçen bu sezonda Avrupa yolunda devam ederek taraftarını bir nebze olsun ümitle doldurabilecek kara kartal, son iki maça girerken üst tura çıkma ihtimalini oldukça zorlaştırdı. Kalan maçlarda Bilbao ile Tüpraş Arena’da, Twente ile deplasmanda karşılaşacak Beşiktaş’ın buradan en az 4 puan çıkarması lazım. Temsilcimizin işi çok zor.
Futbol ile ilgili tüm içeriklere ulaşmak için bizi takipte kalın!
댓글