Almanya 1. Ligi Bundesliga’da 26. haftaya girilirken zirvenin ilk iki sırasındaki ezeli rakipler karşı karşıya gelecekler. Bayern Münih ve Borussia Dortmund arasında oynanacak bu dev mücadeleye TSİ 19.30’da Allianz Arena ev sahipliği yapacak.
Şampiyonluk yarışından bağımsız olarak bu iki büyük kulübün birbirlerine karşı mücadeleleri “Der Klassiker” ismi yani klasik olan ve bu ligin simgesi haline gelmiş derbi anlamında kaynaklarda yer almaktadır. Bunun nedeni hem yerel hem de uluslararası arenada en başarılı Alman kulüplerinin başında bu iki takımın bulunmasıdır. Simgesel olarak önemi bu denli büyük bir maçın bir de “şampiyonluk yarışındaki mücadele” kimliğini kazanması da biz futbolseverlerin oldukça işine geldi diyebiliriz.
Maç önü değerlendirmemize değişimler yaşayan taraf ile başlamamız isabet olacaktır. Bayern Münih tarihine dönüp baktığımızda sezonun son dönemecinde nadiren karşılaşabileceğimiz bir olay olan mevcut teknik direktörle yolların ayrılması kararı alındı. J. Nagelsmann yönetimindeki Bavyera ekibi; ligdeki sonuçların beklenenin altında kalması, oyuncu grubu ve hoca arasındaki suların her geçen gün ısınması, T. Tuchel gibi bir teknik direktörün boşta durması ve bu bağlamda takımın 3 kulvarda da mücadelesini sürdürüyor olması kupaları kazanma iddiasını güçlendirmek adına bu konuda oldukça başarılı olan yeni hocasının göreve gelmesini sağladı diyebiliriz.
1995’ten bu yana göreve gelen Bayern Münih teknik direktörlerinin ilk maçlarından galibiyetle ayrıldığını söylemek lazım. Tabi Dortmund tarihinde en yüksek puan ortalamasına sahip teknik direktör olan T. Tuchel’in Bayern Münih teknik direktörü olarak ilk ve en kritik mücadelesini eski takımına karşı verecek olması da güzel bir detay. Chelsea’nin başına geldiği 2021 Ocak tarihinden sonra hem ligdeki istikrarlı formu hem de sezon sonu kazandığı Şampiyonlar Ligi Kupası Alman teknik direktörün yeni işinde büyük bir referans oldu desek yanılmayız.
Tuchel’in yeni katıldığı takımlara anında etkisi ve oynanan oyunlarında gözlenen keskin değişimlerin bu maçla birlikte de görüleceğini düşünmekteyim. Aynı zamanda Nagelsmann yönetiminden adeta “kurtulan” oyuncu grubunun, bu değişimi pozitif karşılayacağı ve yeni hocanın getirdiği rüzgâra eşlik edeceklerini tahmin ediyorum. Tabi takımın henüz hiçbir kulvarda havlu atmamış olması da bu konuda büyük bir motivasyon kaynağı.
Deplasman tarafına bakacak olursak büyük değişimlerden uzak ve yenilgisiz form grafiğini korumak isteyen Dortmund ile karşılaşıyoruz. E. Terzic yönetimindeki siyah – sarılılar geçtiğimiz sezona kıyasla savunmadaki eksiklerini tamamlayarak yeni sezona hazırlanmıştı. 2023 takvim yılı itibarıyla Bundesliga’da ipleri eline alan Dortmund, henüz bu süreçte mağlubiyet yüzü görmedi. Takım halinde kompakt bir oyun anlayışı benimseyen Dortmund’un zirvedeki rakibinden 1 puan fazlası olmasının bu maçta savunma ağırlıklı bir oyun anlayışına sahip olacakları anlamını çıkarmıyor. Tam aksine rakibinin kuracağı baskı ve pozitif oyuna karşı tetikte bekleyen kontra hücum setlerini bizlere izleteceğini düşünüyorum.
Genel anlamda ev sahibi takımın tesiste değişen havasını Allianz Arena’ya da getirmek isteyeceğini ancak konuk takımın da dersine iyi hazırlanan disiplinli bir Alman takımı topluluğu olduğunu unutmamamız gerektiği kanaatindeyim. Ligdeki şampiyonluk yarışının psikolojik üstünlüğünün bu mücadelenin sonucu ile kurulacağını da siz değerli okurlarımıza hatırlatalım. Bol gol aksiyonu içeren ve futbolseverlerin her dakikasından keyif aldığı “Klasik Alman Derbisi” izlememiz dileğiyle.
Sonraki yazılarda görüşmek üzere, esen kalın…