Herkese merhabalar. Birçok takımda forma giymiş, tecrübeli basketbolcu Ebru Torun ile bir röportaj gerçekleştirdik. Değerli vaktini bize ayırdığı için Ebru Torun'a şahsım ve Linesman ekibi adına çok teşekkür ediyorum. Herkese keyifli okumalar dilerim!
Sizi tanımayanlar için kendinizden bahsedebilir misiniz?
Merhaba, ben Ebru Torun. 36 yaşındayım, Ankara doğumluyum. Basketbola 10 yaşında abim basketbol oynadığı için başladım ve ailemin ısrarları ile devam ettim. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Hacettepe Üniversitesi Spor Bilimleri bölümü mezunuyum, Kocaeli Üniversitesi'nde de yüksek lisansa başladım, ne yazık ki bitiremedim.
İdol olarak benimsediğiniz bir sporcu var mı?
İdol olarak benimsediğim biri yok, 36 yaşına geldikten sonra pek idolünüz olamıyor ama bundan 15 sene önce sormuş olsaydınız Diana Taurassi derdim. Her zaman çok beğendiğim bir oyuncu oldu.
NBA’de sevdiğiniz, desteklediğiniz bir takım var mı?
NBA'i takip etmiyorum, EuroLeague izliyorum ve tabİi ki Türk takımlarını destekliyorum.
Gelişen ve her geçen gün büyüyen bir kadın basketbol yönelimi var. Bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz?
Ne yazık ki hala günümüzde kadın toplumdaki yerini ispatlamak zorunda ve bunu yapabilmek için spor kadınlara bir çok fırsat sunuyor. Türk kadınının çalışarak, gerekli desteği gördüklerinde ne kadar başarılı olabileceğini kanıtlamış bir çok kadın sporcumuz var. Basketbola olan ilginin artmış olması artık daha ulaşılabilir olması bence. Yakın zamanda kadınlar EuroLeague finali iki Türk takımı arasında oynandı. Gurur verici olan bu durum toplumda kadın basketbolun bilinirliğini de arttırdı. Artık aileler basketbolun erkek sporu olmadığını fark ediyorlar, kız çocuklarını da basketbola yönlendirmeye başladılar diye düşünüyorum.
Tarsus Belediyesi ile harika bir sezon geçirerek şampiyon oldunuz. Sezonla ilgili genel olarak değerlendirme yapabilir misiniz?
Bu sezon iki kupa hedefi ile çıktığımız serüveni sözümüzü tutarak bitirmek çok gurur verici. Doğru insanları, aynı amaç için, aynı çatı altında toplamak her zaman başarıyı beraberinde getiriyor. Uzun bir sezondu ve biliyorsunuz ki cumhuriyet tarihinin en büyük felaketini yaşadık. Milletçe çok büyük acılar yaşadık ve hala yaşıyoruz. Bu felakette en yakın arkadaşlarımdan olan, basketbol camiasının çok sevilen bir ismi olan Nilay Aydoğan'ı kaybettik. Deprem sonrası konsantre olmak, sezonu başarıyla bitirmek hepimiz için bir sınavdı, parolamız Nilay için şampiyonluk oldu ve bunu gerçekleştirebildik. Bizi izlediği yerde gurur duyduğuna eminim.
Bu sezonki bireysel performansınızı nasıl buldunuz? Hedeflerinize ulaşabildiniz mi?
Bu sene takım kaptanıydım, görevim takım için de birlik beraberliği sağlamak oldu. Antrenörüm için işleri bir nebze kolaylaştırabildiysem ne mutlu bana. Bireysel performansıma gelince takımım zaten birbirinden değerli yıldız oyuncular ile doluydu. Herkes işini yaptığında, sorumluluklarınızı yerine getirmek daha kolay oluyor. 2 kupayı da havaya kaldırdığım için bireysel hedeflerime de ulaşmış oldum.
Gelecekteki planlarınız neler?
Şu an için gelecek planı yapmamaya özen gösteriyorum, hayat ne yazık ki plânladığımız şekilde ilerlemiyormuş bunu acı bir şekilde tecrübe ettim.
Sevgili Ebru Torun ile sizler için güzel bir röportaj gerçekleştirdik. Kendisine bir kez daha teşekkür ediyoruz. Umarım beğenmişsinizdir. Eğer beğendiyseniz paylaşarak bize destek olabilirsiniz. Önerilerinizi de yorum kısmına bekliyoruz. Linesman'le kalın!