Bu yazının içeriği, bu sezon en değerli 5 ligin şampiyon takımların şampiyonluktaki X faktörleri. Elbette bize bu fırsatı tanıyan Comparisonator verileri ve parametreleri ışığında mercek altına alacağım.
Premier League
Premier Lig ile başlayalım isterseniz. Biliyorsunuz Manchester City şampiyonluğunu Arsenal’in Nottingham Forest’a mağlup olması sonucunda elde etti.
Şimdi burada X faktörü konuşmak biraz öznellik içerecek. Çünkü City bambaşka bir futbol izletiyor bize. Üstelik durağan olmadan maç maç değiştirerek yapıyor. Kimisi X faktörü için Pep der, kimisi Kevin De Bruyne der, kimisi de Haaland. Hatta çok daha başka isimler sayılabilir. Ben ise Haaland demek istiyorum.
Gol, toplam şans, isabetli şut ve xG parametrelerinde zirvede Haaland. Burada elbette onun isteği ve becerisi etkili olsa da onu besleyen ultra zeki adamlar var arkasında. O yüzden başka bir parametre üzerinden Haaland’a bakmak isterim.
Gol ile biten atak aksiyonlarında zirvede. Yani her maç ayağına gelen fırsatın 1,5’ni değerlendirmiş.
Serie A
Serie A’da ise biliyorsunuz 33 yıllık hasret bitti ve Napoli ligin bitimine 5-6 hafta kala şampiyon oldu. Mavi beyazlı ekipte Spalletti’nin ikinci dönemiydi. İlk döneminde şahane şampiyonluk oyununu son haftalara kadar taşıyamamış ve Milan’a şampiyonluğu kaptırmıştı. Sezona farklı bir yapılanma ile girdi Spalletti. X faktörü olarak onu seçmek elbette kabul edilebilir fakat biraz daha oyuncu bazında ilerlemek istediğim için Osimhen’i seçtim. Yoksa daha çok irdelersek Kvara’dan tut Mario Rui’ye kadar bu sezon herkes çok iyiydi o yüzden kafayı karıştırmadan her konumda gol atabilen maskeli adamı mercek altına alalım.
Gol, kafa golü, şut, isabeli şut, toplam şans, gole dönüşen atak ve xG parametrelerinin hepsinde zirvede Osimhen. Her açıdan her türlü konumdan acayip bir gol tehditi oldu bu sezon Osimhen. Tüm bunlara fiziksel güçte girince durdurulamaz bir hal aldı. Kvara ile iş birliği de gayet iyiydi. Zaten bu sezona şöyle baktığımızda De Bruyne – Haaland, Kvara – Osimhen ve Kerem – Icardi iş birlikleri damga vurdu.
LaLiga
Gelelim Katalan ekibi Barcelona’ya. Aslına bakıldığında o eski günleri özleyen bir taraftar kitlesi olduğu gibi medyada da çok büyük bir kitle vardı. Bu eski günlerin özlemini dindiren X faktörü bence oyuncuyken efsaneleştiği kulübün şimdi de hocası olan Xavi. Geçen sezon göreve gelen Xavi, ligi 2. sırada 1.86 puan ortalaması ile bitirmişti. Ek olarak Avrupa’nın ikinci elzem kupası UEFA Avrupa Ligi'nde ise Frankfurt’a elenerek hüsrana uğramıştı. Fakat tıpkı Spalletti gibi farklı bir yapılanma ile bu sefer istediğine ulaşarak büyük bir kitleyi tekrar ayağa kaldırdı diyebiliriz.
Xavi ve ekibi ligin bitimine 4 hafta kala şampiyonluğunu ilan etti. Şampiyonluk haftasında 27 galibiyet, 4 beraberlik ve 3 mağlubiyet ile şampiyon oldu. Ek olarak Xavi bu sezon İspanya Süper Kupası'nda, finalde El Clasico sahipleri Bernabeu'da karşı karşıya geldi. Barcelona, 3-1'lik skorla Real Madrid’i mağlup ederek müzesine götürdü.
Yani hem ligi hem süper kupayı alan Xavi ve ekibi, gelecek sezon Şampiyonlar Ligi'ne de motive şekilde merhaba diyerek girecek. Devamında neler olacak hep birlikte izleyerek göreceğiz.
Bundesliga
Almanya'da ise bir tarafta düğün bir tarafta ise adeta yas vardı. Bahsini geçirdiğim kulüpler: Dortmund ve Bayern Münih. 10 sene boyunca adeta lige ambargo koyan Münih'in belki de yıkılmasına ilk defa bu kadar kalmıştı. Gerek Münih'in kritik puan ve puanlar kaybetmesi gerekse Dortmund'un içerde yenilmez olması buna işaretti...
Bayern deplasmanda Köln ile oynarken Dortmund taraftarın önünde Mainz 05 ile karşı karşıya geldi. Dortmund'un yenmekten başka çaresi yoktu. Maç bir geldi bir gitti. Bayern Münih'e dakika 89 olduğunda genç yıldız Musiala hayat verdi ve şampiyon Münih oldu. 2 maçın aynı anda olması ayrı bir heyecan kattı.
Gelelim takımın X faktörüne. Açıkçası Dortmund adına fazla hazırlık yapmıştım fakat şampiyon Münih oldu. Dolayısıyla Münih’den seçmem lazım ama ben direkt X faktörü olarak takım dinamikleri demek istiyorum. Çünkü bu sezon ekstra muazzam işler sahada yoktu Münih adına. Zaten hocalarda değişti, kaleci sıkıntısı yaşandı ama yeri doldu vs. Elbette farklı düşünenler olacaktır saygı duyarım ama ben bu sefer bütüne bakmayı tercih ettim.
Ligue1
Fransa’da ise durum şaşırılacak gibi değil elbette. Bu sezon 11. şampiyonluğunu ilan eden PSG’nin. Geçen sezon ile kadrosuna Messi’yi de katan PSG, Neymar – Mbappe – Messi ile Şampiyonlar Ligi'ni hedefliyordu. Bunun yanında Ramos gibi önemli isimleri daha takıma kattı PSG ama istediğini Avrupa arenasında alamadığı gibi ligde de bu sezon -şampiyon olmasına rağmen- büyüleyici ve tatmin edici bir şampiyonluk alamadı.
Burada ise X faktörünü Mbappe belirledim. 33 Maç 28 gol ile sezona damga vurdu Mbappe. Elbette önceki sezonlar gibi performansı çok konuşulmadı çünkü M.City’de bulunan bir canavar o sırada rekorları yerle bir ediyordu. Ek olarak takım olarakta prestij anlamında değer kaybetmişlerdi. Avrupa arenasında başarının bir türlü gelmediğini gören taraftarlar bu duruma baya canını sıkıyor. Buna paralel olarak görüyoruz ki paranın doğru yapılanmayı getirmediği aksine yanlış kullanılabileceğinin futbolseverlere en büyük örneği oldu PSG.
Tüm futbol ve spor haberleri için bizi takipte kalın!