top of page

Futbolun Fabrikaları #2 - AS Saint-Etienne

Güncelleme tarihi: 17 Haz 2023

Futbolun Fabrikaları serisinin ikinci yazısında dramatik bir dönemden geçen bir takımı konuk edeceğim. Fransa Ligue 1, günümüzde PSG dominasyonu altında olsa da aslında çok farklı takımların başı çektiği dönemlere sahip olan enteresan bir ligdir. Profesyonel ligin kurulduğu 1932 sezonundan beri tam 18 farklı şampiyon çıkarmıştır. Günümüzde belli bir kültür ve devamlılığı olan kulüplerin çoğunun egemen olduğu belli dönemler olmuştur. Örneğin 1988-1992 arası 4 sezon üst üste şampiyonluk kazanan Marsilya, 2001-2008 arasına Juninho önderliğinde ambargo koyan Olimpique Lyon ve 2010’lu yıllarda arap sermayesiyle atağa geçip haftalar önceden ligin kepenklerini indirten Paris Saint-Germain gibi. Ancak bu gibi dominant dönemler içerisinde belki de en unutlmazını başaran takım 1966-1976 arasındaki 10 sezonun 7’sinden şampiyonlukla ayrılan Saint-Etienne’dir.


A.S.S.E yani Association Sportive de Saint-Etienne, Fransa’nın güneydoğusundaki ismini aldığı şehirde 1919’da kuruldu. Amatör olarak başladığı futbol hayatında profesyonelliğe geçişi ise 1933 yılını buldu. Kuruldukları zamandan itibaren hep tutkulu taraftarlarıyla bilindiler. Taraftarlarının yanı sıra öne çıkan bir diğer özellikleri de Fransa'nın tarihsel olarak en seçkin futbol akademilerinden birine sahip olmalarıydı.


AS Saint-Etienne

Kulübün bahsettiğimiz altın yıllarında da genç takımdan yetişen isimler, hep kadroda önemli rol alarak kulüp efsanesinin inşasına katkı verdiler. Zaman ve şartlar değişse de bu kültürü hiç kaybetmeden neredeyse her dönem önemli sayıda oyuncu geliştirmeye devam ettiler. Eski yıllara nazaran zayıfladıkları zamanlarda bile hep önemli futbolcuları dünya futboluna kazandırdılar. Aynı zamanda ekonominin zorlaşması ve parayla mücadele etmenin zor olduğu zamanlarda da iskeletlerini yerli altyapı oyuncularından oluşturmaya çalıştılar. Başta bahsettiğimiz dramatik zamana gelmeden bir yıl öncesi yani 2020-2021 sezonunda, CIES’e göre as takımın %37'sinden fazlası genç gelişim akademisindendi. Tabi çoğu zaman gençleri takımda tutmakta zorlandıkları için kendilerini hep bu gelişime ayak uydurmaya zorladılar. Bunu yaparken de en önemli güç kaynakları yine akademi oldu.


Şampiyonluk Yılları ve Altyapının İnşası

Saint-Etienne, 1957'den 1981'e kadar Fransız futboluna egemen oldu. Bu dönemde 10 Ligue 1 şampiyonluğu ve 6 Fransa Kupası şampiyonluğu kazanıldı. Ancak yeşil-beyazlı kulüp, geçmişteki birçok futbol devinin yaşadığı gibi modern futbola ve kapitalizme direnemeyerek o zamandan beri zayıflayarak eski günlerini mumla aratır oldu. Yine de zaman içerisinde o kadar güçlü takımlar gelip geçmesine rağmen hiçbir takım Saint-Etienne’i geçebilecek kadar Ligue 1 şampiyonluğu kazanamadı. PSG’nin son yıllardaki ambargosuna rağmen halen en çok Ligue 1 şampiyonluğu kazanma sayısı eşit olan 3 takımdan biri olarak PSG ve Marsilya’yla birlikte halen zirvede bulunuyor.


Kulübün Paris’e lokasyon olarak alternatif bir bölgede olması sebebiyle bölgenin yetenekli gençlerini ihtişamlı başkente kaçırmadan kulübe yakın tutabiliyorlardı. Gençler de Paris’e göre daha mütevazi bir futbol ortamında kendilerini gösterip tüm ülkeye meydan okuyabilecekleri bir hikayenin kahramanları olma şansını burada değerleniyordu.


AS Saint-Etienne

1970'lerde kulüp, Fransa'nın açık ara en büyük futbol kurumuydu ve bu sadece sportif anlamda değil aynı zamanda taraftarlarıyla oluşturdukları tutkulu topluluk sayesindeydi. Taraftarları dünyanın en iyilerindendi ve belki de bu sayede pek çok takımın başaramayacağı şeyleri başardılar. Özellikle Avrupa maçlarında tüm Fransa'yı birleştirdiler ve herkes gürültü, tutku ve ihtişamla yeşil beyazlı formayı destekledi. Les Verts yani Yeşiller’in tutkulu taraftarları, bugün bile hâlâ hem lig maçlarında hem de Avrupa maçlarında takımın peşini bırakmıyorlar. Her daim en çok taraftar çeken dört-beş Fransız takımında biri oluyorlar.


Altın yıllarda özellikle Michel Platini, Herve Revelli, Robert Herbin ve Aime Jacquet gibi dönemin yıldızlarıyla, Saint-Etienne'i kimse durduramayacak gibi duruyordu. Oyuncu olarak 5 şampiyonluk ve menajer olarak da 4 şampiyonluk kazanmış Robert Herbin’in teknik direktörlük yaptığı yıllara denk gelen yasadışı bir ödeme skandalı patlak vererek hem kulübün bazı değerli oyuncularını hem de Saint-Etienne'i aşağı yönlü bir sarmala sokana kadar. 1984’te küme düşen takım 1986’da tekrar yükselene kadar Ligue 2’de mücadele etti. 1996’da yine aynı şey yaşandı ve 1999’da ancak geri dönebildiler.


İşte tam da bu sıralarda Saint-Etienne altyapısından yetişip kulübün altın çağlarında kaptanlık yapan ve belki de Fransa’da altyapı denilince akla gelen ilk isim Jean-Michel Larque’nin altyapı anlamında inanılmaz bir dokunuşu oldu. 400’ün üzerinde maçta yeşil beyazlı formayı giymesinin yanında gençlik akademisinin de önemli revizyonerlerinden biri olarak kulüp tarihine geçmeyi başardı. Larque, futbolu PSG formasıyla bırakıp bazı idari roller üstlendikten sonra 1993’te Saint-Etienne eğitim akademisinin başına getirildi. Günümüzdeki paralı futbol okullarının belki de temelini atan isimlerden biri olarak 1983’ten beri büyük bir şöhret kazanmış olan özel futbol kampları düzenliyordu. Saint-Etienne’in akademisinin başına geçince de ilk iş olarak günümüzde de hala devam eden yaz kampı projesi ve çeşitli futbol okulu projelerini başlattı. Kulübün belki de kötü gidişine bir nebze olsun dur diyebileceği altyapı atılımı da işte bu şekilde oldu.


AS Saint-Etienne

Bir zamanlar Laurent Blanc ve Michel Platini gibi efsanelerin süslediği kadronun artık kendi oyuncularını yetiştirmeye odaklanabileceği çok daha düzenli bir akademi ortam vardı. Çünkü Larque’nin temellerini attığı bu akademi, ülke genelinden hatta göç etkileşiminin yoğun olduğu Kuzey Afrika ülkelerinden pek çok gence önemli bir proje sundu. Bunun sonucunda da eski günlerdeki gibi zirvede olmasa da Fransa’daki saygın takımlar arasındaki yerlerini korudular.

Aynı zamanda gençlerin gelişimi için tesis yatırımları da oldukça önemliydi. Fransa’da genel olarak futbol akademileri, saf futbolcu yetiştirmenin yanı sıra sporcu olmanın temel gereksinimi olan zihinsel, fiziksel ve diğer branşlarda da oyuncuları eğitiyordu. Sanki onlara bir metodolojinin tüm bileşenlerini bu eğitim merkezlerinde yükleniyordu. Bu sebeple bazı eğitim merkezleri ya bağımsız ya da birden fazla takımın bir araya gelmesiyle kurulmuş köklü yapılardı. Örneğin, federasyonun gençlik birimlerinin kullandığı Thierry Henry, Nicolas Anelka, William Gallas ve son olarak da Kylian Mbappe gibi isimlerin yetiştiği Clarefontaine gibi akademiler bu anlamda dünyada büyük bir üne sahipti.


Bu modeli izleme noktasında Saint-Etienne, 1997 yılında kurulan L’Etrat akademisini bu amaçla kiralayarak kullanmaya başladı. 2012 yılında ise tamamen satın alarak hem kullanım kapsamını geliştirdi hem de tesisleri büyük bir yatırımla büyüttü. Kulübün tüm altyapı ve idari unsurlarını burada bir araya getirerek hem gençleri şehrin karmaşasından uzaklaştırdılar hem de adeta dev bir kampüs inşa etmiş oldular.


Saint-Etienne’e 30 km uzaklıktaki Montbrison-Precieux’de yer alan bu tesis halen gençler için çok ideal bir ortam sunuyor. Komşu belediyeler ile ortaklık kurularak lokal futbol kulüpleri de bu tesislerden ve eğitim imkanlarından yararlanabiliyorlar. Bunun karşılığında da kulüp; konaklama, ulaşım, yemek ve diğer servis işlerinde de belediyelerden yardım alıyor. 2020 yılında kulüp efsanesi Robert Herbin’in adı verilerek ölümsüzleştirilen bu eğitim kampüsünün bazı öne çıkan özelliklerine baktığımızda nasıl devasa bir yatırım olduğunu görebiliyoruz;

  • 15 hektarlık toplam arazi

  • İdari işler ve profesyoneller tarafından kullanılan 5.800 m2'lik bina

  • 1 tam saha antrenman sahası

  • 1 tam saha çim maç sahası

  • 3 çim antrenman sahası

  • 1 kapalı sentetik saha

  • 1 açık sentetik saha


AS Saint-Etienne

Böylesine bir tarihe ve akademiye rağmen işler her zaman istenildiği gibi gitmedi tabi ki. 2000-2001 sezonunda bazı oyuncuların yaşadığı pasaport skandalı, silinen puanlarla birlikte tekrar alt kümeye düşüldü. Yükselmeleri için yine aradan üç yıl geçmesi gerekti.


İkinci Diriliş Dönemi ve Modern Altyapı Efsaneleri

Bu düşüş yıllarından sonra toparlanan AS Saint-Etienne’in yakın tarihli önemli başarılarından biri, 2007-2008 sezonunda Ligue 1'i beşinci bitirerek 1982'den bu yana ilk kez UEFA Kupası'na katılma hakkı elde etmesi oldu. Altyapıdan çıkıp 1977-1983 arasında takımın formasını giyen efsanelerden Laurent Roussey önderliğindeki takımda hem kaliteli oyuncular hem de altyapıdan yetişmiş önemli isimlerin harmanlandığı bir sistem vardı. Blaise Matuidi, Fredy Guarin ve Dimitri Payet gibi potansiyelli gençlerin yanı sıra takımın altyapısından yetişen modern dönem efsanesi Loic Perrin ve hepimizin yakından tanıdığı yine altyapı ürünü Bafetimbi Gomis, bu önemli başarıyı getiren baş aktörlerdendi. Ancak işte çalkantılı dediğimiz tarih ne yazık ki yine tekerrür etti. Avrupa’ya gittiklerinin ertesi sezonu küme düşmekten ancak bir galibiyet uzakta durarak son anda bir kazanın önüne geçtiler. Alain Perrin ile kötü başladıkları sezonda bu gidişe bir dur demek için şimdilerde bir hayli popüler olan ve PSG ile anlaşan Cristophe Galtier ile anlaştılar. Yine de bu sezonu da tıpatıp aynı şekilde son haftalarda ligde kalarak tamamladılar.


AS Saint-Etienne

Kötü başlangıca rağmen Cristophe Galtier’in en önemli çıkışı yaptığı kulüp Saint-Etienne’di. Aynı zamanda da kulübün uzun zaman sonraki en istikrarlı yılları da bu esnada yaşandı. Kendisine şans ve özgürlük verilen Galtier yönetiminde üst üste yedi sezon ilk 10'da yer aldılar ve bu sezonların 4'ünde Avrupa kupalarına gitmeyi başardılar. Nisan 2013'te, sanki beş sene önce küme düşmekten kıl payı kurtulan onlar değilmiş gibi 30 yıldır kulübün ilk büyük kupası olan Fransız Lig Kupası'nı kaldırdılar. Bu başarının ardından da devam eden yıllarda ligdeki sıralamaları 7.lik ve 4.lük arasında gitti ve geldi. Ne yazık ki, geliştirdikleri veya piyasaya çıkardıkları birinci sınıf oyuncuların çoğu, mali durumları nedeniyle normalde çok uzun süre kulüpte kalmadan daha zengin yerli rakiplerine ya da doğrudan kıtadaki başka ülkelere bu oyuncuları ihraç ettiler ve etmeye de devam ediyorlar. Galtier’in burada yaptığı en önemli şeylerden biri de altyapıyla as takım arasındaki bağlantıyı doğru kurarak hem kulübü düzlüğe çıkardı hem de bu köklü akademinin tekrar popüler hale gelmesini sağladı.


Günümüzde akademinin başında 2000’lerin başında kısa süreliğine Saint-Etienne forması da giyen ve kalp rahatsızlığı sonucu futbolu bırakmak zorunda Laurent Huard getirildi. Rennes ve PSG başta olmak üzere uzun yıllarını gençlik takımlarında antrenörlük ve yöneticilik yaparak geçiren Huard, aslında bir bakıma yuvaya dönmüş oldu. Şuan ki akademide de U12’den başlayarak U19’a kadar farklı yaş kategorilerine ait takımlar bulunuyor. Ayrıca Fransa 3.ligi olan Championnat National’da mücadele etme iznine sahip bir de rezerv takım bulunuyor. Bu takımda daha çok altyapı ile as takım arasında geçiş problemi yaşayabilecek ya da devamlılığını geliştirmesi gereken 20-23 yaş aralığındaki oyuncular şans buluyorlar.


Kulübün Kaderi olan Düşüş

Saint-Etienne takımı, çalkantılı geçen zamanların ve son andaki çırpınışların ardından 2021-2022 sezonunda yine kaderinden kaçamadı. Ligue 1’i tarihinin en düşük puanı olan 32 puanla 18. Sırada tamamlayarak küme düşme/yükselme play-off’unda Auxerre'e rakip oldu. Coşkulu ama bir o kadar da hayal kırıklığına uğramış taraftarı önünde penaltılarla kaybettikten sonra tarihinde 4. kez küme düştü. Yenilginin ardından sosyal medyayı günlerce sallayan görüntülerden hatırlayacağımız, yüzlerce Saint-Etienne taraftarı bu durumu protesto etmek için sahaya girdi ve büyük taşkınlıklar yaşandı. Meşaleler ve hava fişeklerle tabiri caizse oyuncuları ve teknik sorumluları soyunma odasına kadar kovaladılar. İşte tutkunun kötü gidişat sonunda nasıl bir kaosa dönebileceğini de yakın zamanda gerçekleşen bu olayla görmüş olduk. Seneye Ligue 2’de göreceğimiz takımın taraftarla barışması kaçınılmaz ama nasıl olacağı büyük merak konusu. Şimdiye kadar yaşanan her düşüşe rağmen 2-3 sene içerisinde geri dönmeyi başaran Saint-Etienne için dirilişin iki temel taşı yine aynı olacak: Altyapı ve tutkulu taraftarları.


AS Saint-Etienne

Bir Garip Enstantane

Saint-Etienne ve altyapı deyince güzel bir enstantaneden bahsetmeden olmaz. Takımın sanki adına ve kimyasına uygun bir şekilde isimlendirilmiş altyapıdan çıkan genç kaleci Etienne Green, geçtiğimiz sezon ufak ufak kaleyi devralmaya başladı. Küme düşülmesinden sonra muhtemelen as kaleci olarak kendini alt ligde kanıtlayıp kulübün yeniden doğuşunda pay sahibi olacak. Peki, adı kulüple bu kadar ahenk içinde olan bu genç kaleci kimdir?


İngiltere’nin Colchester şehrinde Fransız bir anne ve İngiliz bir babanın çocuğu olarak dünyaya gelen genç Green, henüz dört yaşındayken Fransa'ya taşındı. Annesinin doğum yeri olduğu için ona Etienne adını koymuşlardı. AS Saint-Etienne’in Le Verts yani Yeşiller lakabına sahip olması ile babasının Green soyadını taşıması ise hikayeyi çok ilginç kılan büyük bir tesadüftü.

Yetenekli genç kaleci, 2009 yılında dokuz yaşında Saint-Etienne'in gençlik akademisine katıldı ve 2020 yazında Ligue 1 takımıyla ilk profesyonel sözleşmesini imzaladı. İlk çıkışını harika bir maçla yaptı ve penaltı kurtararak dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Bu ilk maçtan sonra da bir numaralı kaleci pozisyonunu alarak 15 maçta forma giydi. Sakatlıklarla biraz gelişimi sekteye uğrasa da önünde kendini tekrardan kanıtlaması ve Saint-Etienne altyapısının gurur kaynağı olması için uzun bir yol onu bekliyor.


Yıllar boyunca tıpkı Etienne Green gibi çok önemli hikâyelerin aktörlerini yetiştiren Saint-Etienne akademisinden çıkan önemli yıldızlara bir de kronolojik şekilde bakalım;


AS Saint-Etienne

  • Rene Ferrier (1955)

  • Herve Revelli (1966)

  • Jean-Michel Larque (1966)

  • Patrick Revelli (1969)

  • Christian Lopez (1971)

  • Gregory Coupet (1993)

  • Willy Sagnol (1995)

  • Papa Sarr (1996)

  • Bafetimbi Gomis (2002)

  • Loic Perrin (2003)

  • Carl Medjani (2003)

  • Josuha Guilavogui (2009)

  • Faouzi Ghoulam (2010)

  • Kurt Zouma (2011)

  • Johnathan Bamba (2013)

  • Allan Saint-Maximin (2013)

  • Wesley Fofana (2018)

  • William Saliba (2018)

Tüm futbol ve spor haberleri için bizi takipte kalın!
bottom of page