Bu konuyu belirlememde: İlkay’ın City’de başardıkları, takıma kattıkları ve Pep’in gözündeki İlkay aşkı benim bu yazıyı yazmama vesile oldu. Aslında karmaşık bir ilişki City ve İlkay. Bu hikaye 2016’da İlkay’ın takıma katılmasıyla başladı.
Schalke 04, Bochum, Nürnberg ve Dortmund derken sıra Manchester City’ye geldi. Aynı tarihte kulüpte adeta devrim yaratacak Pep Guardiola’da imza attı. Böylece hikaye başlamış oldu.
İlkay ilk sezonunda (16/17) 10 maç süre buldu ve 3 gol, 1 asistlik performans sergiledi. Devler arenasında ise 2 kere ağları sarsmayı başardı. Bir sonraki sezon takımın omurgasından birine dönüştü ve tam 30 maçta görev aldı. Devler arenasında ve ligde ağları yine sarstı. Ek olarak o sezon istikrarını şampiyonlukla taçlandırdı. 18/19 - 19/20 derken belki de zirve sezonunu 20/21 sezonu ile yaşadı. 28 maçta tam 13 kez ağları sarsarak takımın şampiyonluğundaki kilit ismi oldu. Geçtiğimiz sezon ise ezeli rakibi Liverpool ile şampiyonluk yarışındaydı. Son haftada Aston Villa'ya karşı 2-0 yenik durumdayken 2 gol atarak takımının kahramanı olup, şampiyonluğa çok büyük etki etmişti. Bu sezon ise hala istikrarlı ve iyi oyununu sahaya yansıtmayı başarıyor. Üstelik takımda pek çok yıldızlar ve genç yetenekler olmasına rağmen. 32 yaşına geldi ve hala Avrupa’nın pek çok kulübü İlkay transferi için senelerdir masada. Fakat İlkay şu anlık hala Manchester City’de.
İlkay; merkez orta saha, ön libero ve on numara mevkisinde forma terletebilme özelliğine sahip. Genel anlamda sessiz ve uysal bir karaktere sahip olduğunu biliyoruz fakat saha içinde takımının doğru parselleme yapmasına katkıda bulunduğunu söylersek yalan atmış olmayız. İlkay’ın pek çok maça kaptan olarak çıktığı da bunun en büyük kanıtı olur sanırsam. Pep Guardiola için İlkay bence elzem bir oyuncu. Her takımda bulunması gereken kafasını sahaya veren ve takımını da bu süreçte boşlamayan bir oyuncu. En büyük alametifarikası hızının düşüklüğüne rağmen ceza sahasına attığı etkili koşular. Hızından bağımsız olarak çevre kontrolünü doğru yapmasının yanına eklediği şiddeti ve yönü muazzam olan kilit paslarını da eklemek lazım. Yani "ben topumu oynayayım diğerleri ne yaparsa yapsın" havasında değil. Sessiz ve uysal ama bu profil İlkay’ı bence bahsini geçirdiğim havaya sokmamıza yetmez. Çünkü o has ve kaliteli bir karakter.
İlkay’ın Pep için çok elzem bir oyuncu olduğunu söyledim. Pep’de aslında dediğime paralel bir açıklama yapmış. Bir basın toplantısında: "Onu seviyorum. Ona tapıyorum. Evliyim ama ona tapıyorum! İlkay önemli bir oyuncu. Sessizlikle liderlik ediyor, ancak yine de konuştuğunda herkes onu dinliyor. O mükemmel olarak tanımlanmış bir futbolcu. Gol ve asist duygusu olan bir hücumcu orta saha. Daima doğru pozisyonda. Aynı zamanda tutucu bir orta saha oyuncusu olarak da oynayabiliyor. İlkay, büsbütün olağanüstü bir oyuncu."
Pep, Leeds maçı sonrası verdiği basın toplantısında: "Bir sezon onsuz Premier League'i kazanamayacağımız hissine kapıldım. Çok zeki ve rekabetçi biri. Baskı altında problemlerin üstesinden geliyor. Kariyerimde yetiştirdiğim en iyi oyunculardan biri. Birinci sınıf bir 8 numara. Geleceğine ise yakında karar vereceğiz." Bu açıklamalar aslında bu sezon çıkan pek çok transfer söylentisini doğrular nitelikte. Xavi’nin İlkay’ı bu yaşına rağmen Barcelona’ya çok istediğini biliyoruz. Ek olarak İlkay’ın Galatasaraylı olduğunu sosyal medya paylaşımlarından da çokça görüyoruz. Bu sezon Galatasaray Avrupa arenasında kadro yapılanmasında İlkay’ı görmek isteyecektir. Fakat burada İlkay’ın kararı tabii ki en büyük etken olacak.
Ek olarak Comparisonator parametreleriyle İlkay, bu sezon neler yapmış/yapıyor göz atalım.
Pas, anahtar pas, şut ve asist gibi parametrelerde ligin ilk 5-10 oyuncusu arasında yer alıyor.
Tüm futbol ve spor haberleri için bizi takipte kalın!
Comments