Premier League’de 29. hafta son senelerin en büyük rekabeti olan Manchester City-Liverpool karşılaşmasıyla başladı. Günün açılış seansında Manchester’ın mavisi, Liverpool’un kırmızısını konuk etti. Manchester City 61 puanla maç eksiğiyle zirvenin 8 puan gerisinde 2. sırada, bu sene zirveden bir hayli uzak kalan, istikrar yakalayamayan Liverpool 42 puanla 6. sırada yer alıyor. Bu zorlu maçın değerlendirmesini kaleme alacağım.
Maç Kadroları
Ev sahibi ekibin dizilişinin maç içinde hızlı değişkenlik gösterdiğini görebiliyoruz. Manchester City topa sahipken 3-2-4-1 şeklinde, top rakipte iken 4-3-3 dizilişine hızlı bir geçişte bulunuyor. John Stones özellikle top rakipte iken sol bek pozisyonunda, topa sahip olununca Rodri ile merkez ikili konumunu alıyor. Pep Guardiola, Walker ve Lewis gibi bek oyuncuları yerine defans bölgesinde 4 tane ana pozisyonu stoper olan oyuncuları tercih etti. Rakibi göz önünde bulundurarak, hızlı ataklarına karşın daha temkinli bir tercih görüyoruz. Ev sahibi ekipte, sakatlığı sebebiyle Erling Haaland derbi kadrosuna alınmadı. Haaland’ın eksikliği ileri bölgede önemli bir eksik olsa da Julian Alvarez için büyük bir fırsat doğdu. Kanatlarda Phil Foden’ın da eksikliğinde Grealish ve Mahrez ikilisini görmekteyiz. Pep, pas oyununa yatkınlığı ve 3. bölgedeki top taşıma özelliği sayesinde Jack Grealish’e bu sezon ilk 11’de çoğu maçta forma verdi. Orta alanda Rodri ve Stones’un önünde İlkay ile De Bruyne’u görmekteyiz. İleri ile kurulan bağlantıyı sağlayan isimler olan İlkay ve De Bruyne, Guardiola sistemi için son derece önemli rol üstlenmekteler. Bernardo Silva, bu maça yedek başlayacak olsa da Guardiola’nın hamlelerinden oldu.
Konuk ekip, senelerdir klasikleşen dizilişi olan 4-3-3 ile sahaya çıktı. Son haftalara nazaran en göze çarpan değişiklik Nunez yerine Jota tercihi oluyor. Klopp, ileri uçta Gakpo’ya forma verirken kanatlarda da hızlı içe kat eden ve arkaya koşu özelliklerden ötürü Salah ve Jota ikilisini tercih ettiğini görüyoruz. Orta alanda, ön libero pozisyonunda Fabinho, sağ içte Harvey Elliot ve sol içte kaptan Jordan Henderson’ı görüyoruz. Orta alan temposu, Klopp’un oyunu için son derece önemli. Özellikle Harvey Elliot biraz daha atağa yakın oynayarak iki yönlü görevi üstlendi. Stoper tandemini Konate ve Van Dijk ikilisi oluşturdu. Bekler de ise senelerdir gördüğümüz iki isim, Alexander-Arnold ve Andrew Robertson forma giydi. Arnold’ın defansif açıdan zafiyetleri olsa da ofansif açıdan bindirmeleri, uzun pasları ve duran topları bu maçlarda fark yaratabilecek seviyede. Jurgen Klopp önderliğinde Liverpool, bu sezon Manchester ekipleri United ve City ile kendi sahasında oynadığı maçlarda galibiyete ulaştı.
İlk Yarı İlk 10 dakika iki tarafta biraz daha temkinli başladı. Birbirlerinin açıklarını kollayarak başlayan maçta tempo üst seviyeydi. 10. dakikada Mahrez, De Bruyne ikilisiyle sağ kanattan gelip içeriye çıkarılan topta Rodri’nin şutu kalecinin üstüne geldi. 13. dakikada City tehlikeli noktadan De Bruyne ile serbest vuruş kazandı, topun başına gelen Mahrez, topu az farkla soldan dışarıya yolladı. 15. dakikada karşılıklı top kayıpları ve baskının arttığı dakikalarda Liverpool, Salah ile hızlı geldi fakat şut defanstan döndü. Dakikalar 17’yi gösterirken Alexander-Arnold’ın uzun pasında defans arkasına kaçan Diogo Jota topu ceza sahasına kadar taşıdı sonra Salah’a bıraktığı topta güzel bir plase ile köşeye golü bıraktı. Mohammed Salah’ın golü ile konuk ekip 1-0 öne geçti. Maça daha istekli başlayan City olsa da Liverpool hızlı oyunuyla golü buldu. 21. dakik da Grealish içe kat ederek aşırtma pas ile De Bruyne’u topla buluşturdu, çizgiden penaltı noktasına doğru çıkardığı topa İlkay müsait pozisyonda istediği gibi vuramadı.
City atakları yenilen golden sonra devam ediyordu. Yerden sekerek gelen topa gelişine vuran Mahrez’in şutu az farkla üstten dışarı çıktı. Birkaç dakika sonra Elliot’ın pasında hızlı bir kontra atak başladı, City savunması eksik yakalandı, Salah driblinge kalktı sonra pası çevirdi ama son anda Grealish araya girerek atağı kesti ve alkışı aldı. Dakikalar 28’i gösterirken Jack Grealish’in içeri yerden çevirdiği topta Alvarez topu ağlara göndererek tabelaya eşitlik getirdi. Ev sahibi ekipten mükemmel bir gol hazırlanışı izledik. Golden sonraki süreçte Liverpool geriden ayağa pasla çıkmaya çalışıyor, City önde baskıyla karşılık veriyordu. 40. dakikada Henderson-Akanji arasında küçük bir gerilim gerçekleşti. İlk yarı temposu yüksek, tansiyonu fazla ve karşılıklı golleri içinde bulundurdu.
İkinci Yarı
İkinci yarı Manchester City için son derece hızlı başladı. Alvarez’in müthiş uzun ara pasında sağ kanatta topla buluşan Mahrez tekte içeri çevirdiği topu De Bruyne tamamladı ve takımını 2-1 öne geçirdi. Julian Alvarez attığı olağanüstü ara pasla goldeki önemli payın sahibi oldu. Golden sonra pas trafiğini iyi yöneten ev sahibi ekip durmak bilmiyordu. İkinci golden 5 dakika sonra ceza sahası içinde oluşan karambolde Alvarez’in şutunu defans son anda çıkardı, dönen topu İlkay Gündoğan tamamlayarak farkı 2’ye çıkardı. Liverpool takımı üretkenlikten uzak ve kısır bir oyun sergiliyordu. 55. dakikada Gakpo ile etkili geldi. Gakpo’nun şutunda top Ruben Dias’a çarparak az farkla kornere gitti. Bu dakikadan sonra Liverpool oyundan iyice koptu. Jack Grealish ile City, sol kanattan etkili gelmeye devam ediyordu. Grealish’in uzak köşeye giden soldan plasesini Alisson son anda kornere çeldi. 3-1’den sonra tempoyu biraz daha düşüren ev sahibi top hakimiyetini bırakmadı. Tek taraflı bir seyir alan oyunun 74. dakikada Grealish-De Bruyne resitali izledik. İkilinin paslaşmaları ile Grealish sağ köşeye topu ağlara yolladı ve skoru 4-1’e getirdi. Güzel oyununu hem gol hem asistle süsleyen Grealish alkışlanarak oyundan çıktı. Skorun rahatlığı ile top çeviren City, maçı oyun üstünlüğü ile tamamladı. Liverpool’u özellikle ikinci yarı çaresiz bırakan ev sahibi ekip, son derece hak edilmiş bir galibiyet aldı.
Bu zorlu karşılaşmanın maç kadrolarını, ilk yarısını ve ikinci yarısını kaleme aldım. Başka yazılarda görüşmek üzere…
Comments