Erik ten Hag yönetimindeki kırmızı şeytanlar bir türlü istenilen momentumu arkasına alamadı. Bu noktada başlıca sebepleri elbette tartışabiliriz ancak birbirinden farklı yorumlar ortaya çıkacaktır ki bu da gayet doğal.
22/23 sezonunu çalkantılı geçirseler bile son virajda vites yükseltip 75 puanla ligi 3. bitirmişlerdi. 38 maçlık bu periyotta 23 galibiyet 6 beraberlik 9 mağlubiyet aldılar. Yeni sezona ise önemli eklemeler ile giren kırmızı şeytanlar, lige pek iyi başlamadı. Daha doğrusu başlıkta belirttiğim gibi takımın genel kimyasında bir istikrarsızlık mevcut. Premier Lig’de 10 maça çıktılar 5 galibiyet 5 mağlubiyet aldılar. Bu doğrultuda Ten Hag’a yönelik bazı eleştirilerin dozu artmış durumda.
Ten Hag, Manchester derbisi öncesinde gururla şunları söyledi: "Baskı sonucu top geri kazanımlarında Premier Lig'in zirvesindeyiz." Evet bu açıklamalar çok yanlış sayılmaz. Ön alanda savunma yapmayı seven bir yapıya sahip Manchester United. Oyuncuların sahadaki yerleşimlerinin yıllara oranla değişimini gösteren bir görseli de aşağıya bırakıyorum.
4-2-3-1 ile ön alandaki yoğunluğu artırmayı amaçlayan Ten Hag, kontra oynatan Solskjaer’e göre daha az topa sahip olarak efektif olmayı da amaçlıyor. Topu kazandığında veya topu ayağına aldığından itibaren ise tamamen dikine düşünen bir oyuncu topluluğu var sahada. Peki sorun nerede başlıyor? Rakipler ön alandaki yoğun baskıyı kırdıkları andan itibaren kırmızı şeytanlar cephesinde alarm sesleri çalmaya başlıyor. 2019’dan bu yana 5 sezonu mercek altına aldığımızda Manchester United’ın rakipleri yıldan yıla daha çok United yarı sahada topla oynamaya başlamış ki bunun doğal sonucu olarak gol yeme sıklığı da artmış United cephesinde. Bazı istatistikler ile kafamızdaki genel şablonu daha net hale getirelim.
Kırmızı şeytanlar, son 12 maçın altısında 3 veya daha fazla kalesinde gördü.
United, Ekim 1962'den bu yana ilk kez arka arkaya evinde 3'ten fazla gol farkla mağlup oldu.
Sezonun ilk 10 iç saha maçının beşini kaybettiler; bu, 1930'dan bu yana Old Trafford sezonuna en kötü başlangıcı olarak tarihe geçti.
Aslında tüm bu verilere rağmen United yönetimi ten Hag’ın durumunun şu an kötü olduğunu söylemekle beraber güvendiklerini de dile getirdi. Bu güven sonucunda Alabora olmaya yakın olan ten Hag ve yönetimindeki oyuncu grubu limana yanaşabilecek mi göreceğiz. Yoksa yönetim söylediklerine ters düşüp vedalaşma faslına mı geçecek?
BBC Sports okuyucularına ten Hag hakkında ne düşündükleri soruluyor ve şöyle cevaplar ortaya çıkıyor.
Tim: Bu United takımı gördüğüm en kötü takım. Daha da kötüsü bu oyunculardan bazılarına fahiş miktarlarda paralar ödeniyor. Kulüp tam bir rezalet.
Colin: Son 10 yılın en kötü Manchester United takımı.
Mikeal: İnsanlar berbat futbol gösterisinden dolayı yine teknik direktörü suçlayacaklar ama pes edenin oyuncular olduğunu ne zaman anlayacaklar? Manchester United, Sir Alex Ferguson ayrıldığından beri bunu yapıyor, bu oyuncuların hiçbiri ilk altı takıma giremez!
Premier Lig bildiğiniz gibi epey dinamik bir lig. Statik olmayan ve sürekli devinim içinde olan bir ligde farklı senaryoları izlemek mümkün. Yani işin özü: bazı şeylerin panzehirini bulmak için önce zehrin türünü ortaya çıkarmak ve onu mercek altına almak gerekir. United cephesini biraz daha izlemek hatta benimsemek lazım.