Sokağın Unutulmazları serisine hoş geldiniz. Bu seride Premier Lig’e damga vurmuş sezonluk takımları inceliyoruz. 5. bölümde konuğumuz gösterdiği performansla UEFA Şampiyonlar Ligi’ne katılmanın eşiğinden dönen ve 80’lerdeki büyüleyici kupalar kazanan Bilim Okulu (The School Of Science) Everton’ını hatırlatan 2013-14 Everton!
Tarihler 12 Mayıs 2013… 2004’ten beri takımın başında yer alan İskoç menajer David Moyes için yeni bir sayfa zamanı. O dönem Everton’ı çalıştıran Moyes’un emekli olan Sir Alex Ferguson’ın yerine Manchester United’a geçişini efsane menajerin ağızından dinleyelim.
“Emekli olmaya karar vermemin ardından eşim Cathy ve Glazer ailesi ile evimde oturuyordum. Yerime geçecek yeni United menajer arıyorduk ve hepimizin aklında tek bir isim vardı. DAVID MOYES. O gece onda karar kıldık.”
David Moyes’un ayrılığıyla birlikte Everton için yeni bir menajer gerekiyordu. O dönem listede Jorge Jesus, Mikael Laudrup, Vitor Pereira gibi isimler vardı. Ama listenin sonunda yer alan bir adam dikkatleri çekecekti. Mayıs ayında küme düşmüş Wigan ile Federasyon Kupası’ını kazanarak… O adam Roberto Martinez’den başkası değildi.
Everton en sonunda 5 Haziran 2013’te Roberto Martinez’i takımın başına getirdi. Tabii bir dönemler temsilcimiz Cenk Tosun’un da forma giydiği Everton o dönem çok zengin bir kulüp değildi. Transferlerinin çoğunu kiralık, bedelsiz yapar sadece yüklü miktarda oyuncu satışı olduğunda o miktara göre bonservisi ile oyuncu alırdı.
Nitekim Everton sadece 5 milyon Pound harcayarak Martinez’in eski kulübü Wigan’dan 4 oyuncu aldı. Joel Robles, Antolin Alcaraz, Arouna Kone. Son olarak da Barcelona’dan Gerard Deulofeu’yu kiralayarak sezona giriş yaptılar.
Ağustos ayında çıktığı üç maçta 2 gol atıp üç beraberlik alan Everton’da santrafor eksikliği hissedilmişti. Ayrıca orta saha sıkıntıdaydı ve Roberto Martinez için şüpheler artmaya başlamış ve Everton’ın zorlu bir sezon geçireceği iddia edilmeye başlanmıştı. Everton şovunu transferin son günü olan 2 Eylül 2013’te yapacaktı. Son günde sadece 13 milyon Pound harcayarak, James McCarthy, Gareth Barry (kiralık) ve Romelu Lukaku’yu (kiralık) transfer ettiler. Maroune Fellaini’yi eski hocaları David Moyes’un United’ına kaptırsalar da Leighton Baines’i tutmayı başardılar. Galibiyetler de o zaman gelmeye başladı.
14 Eylül günü ağırladıkları Jose Mourinho’nun Chelsea’sini Steven Naismith’in golüyle 1-0 yenerek 4. hafta da 3 puanla tanışan Toffees, daha sonra sırasıyla West Ham United ve Newcastle United’ı 3-2’lik skorlarla geçti.
Everton 6. hafta sonunda 12 puana ulaşarak soru işaretlerini ortadan kaldırdı. Sezonun ilk yenilgisi şampiyon olacak olan Manchester City karşısında alan Everton daha sonra tam 10 maç yenilgi yüzü görmedi. Evet, 10 maç. Bu sürede 6 galibiyet ve 4 beraberlik alan Everton için bu süreçte unutulmaz bir galibiyet de yaşandı. Merseyside Derbisi’nde ezeli rakibi Liverpool’u son anda elinden kaçıran Toffees, 4 Aralık 2013 gecesinde Düşler Tiyatrosu’nda eski hocası David Moyes’un Kırmızı Şeytanları Manchester United’a konuk oldu. Başa baş geçen mücadelede sahneye hiç ummadık biri çıkacaktı. Leighton Baines’in sakatlığı nedeniyle kadroya dahil edilen Bryan Oviedo, 86. dakikada galibiyet golünü atacak ve Everton’ı 10 yıl sonra Old Trafford’da galibiyete taşıyacaktı.
Everton’ın müthiş serisi Sunderland yenilgisi sonrası sona erdi. 19. haftada Southampton’ı 2-1 ile geçerek puanını 37 yapan Toffees ligin ilk yarısını 4. sırada bitirirken stadyumda Şampiyonlar Ligi hayalleri kurulmaya başlandı. 23. haftada ezeli rakipleri Liverpool’a Anfield’da 4-0 ile ezilseler de Aston Villa galibiyeti ile biraz toparlanmaya başladılar. Sonrasında deplasmanda Tottenham Hotspur ve Chelsea’ye yenildiler. Çalkantılı şubat ayı sonrası mart ayında Everton bambaşka bir kimliğe bürünecekti. Yenilmez armadaya dönüşecek olan Everton 5’i mart ayında olmak üzere 7 maç üst üste kazanacaktı. Bu süreçte Şampiyonlar Ligi mücadelesi verdikleri Arsenal ve Tottenham’a baskı kuracak olan Everton, 32. haftada Şampiyonlar Ligi için önemli rakiplerinden Arsenal’i Grand Old Lady’de ağırladı. Bu maç öncesi iki taraf sadece 3 puan ayırıyordu. Everton kazanırsa puanlar eşitleyecekti. Everton maçı, Romelu Lukaku, Steven Naismith ve Mikel Arteta (KK)’nın golleriyle 3-0 kazanarak puanını 60 yaptı ve Arsenal’i yakaladı.
Ancak 34. haftada yılın menajeri ödülü alacak olan Tony Pulis’in Crystal Palace’ına mağlup olup Şampiyonlar Ligi yarışında büyük yara aldılar. 35. haftada eski hocaları David Moyes’un Manchester United’ını 2-0 yenerek umutlarını arttırdılar. Ayırca bu maç David Moyes’un United kariyerindeki son maçı oldu. Ancak 36 ve 37. haftalarda gelen yenilgiler Everton’ın Şampiyonlar Ligi hayallerinin sonu oldu. O sürede Arsenal 5 maç üst üste kazanınca Everton sezonu 72 puanla Arsenal’in 7 puan arkasında kulüp rekoru kırarak 5. bitirdi ve UEFA Avrupa Ligi vizesi aldı. Bu performans dikkatleri çekerken Everton için “Bilim Okulu geri döndü!”, “Martinez Everton’da unutulmaz sezonu geride bıraktı.” başlıkları atıldı. Nitekim öyleydi. Her Evertonlı sezondan keyif almıştı ve hala da bu sezonu gururla yad etmektedirler. Bilim Okulu bir seferiliğine olsa da geri dönmüştü…
SONRASINDA NE OLDU?
Ancak Bilim Okulu serüveni çok uzun sürmedi. Geçen sezon kiralık olarak oynattıkları Romelu Lukaku’nun bonservisini ertesi sezon alsalar da 11.likten öteye gidemediler. 2015-16’da EFL Kupası ve Federasyon Kupası’nda yarı finale çıksalar da kupa gelmedi. 2016 mayısında Roberto Martinez ile yollar ayrıldı. 2016-17’de Ronald Koeman’la tekrardan Avrupa Kupalarına katılma başarısı gösteren Toffees ertesi 500M pound harcamasına rağmen başarılı olamadı. Sonrasında Sam Allardyce, Marco Silva, Rafa Benitez ve Frank Lampard ile başarıya ulaşamadılar. Hatta 2 sezon küme düşme mücadelesi verdiler. Şu anda Sean Dyche ile stabilize çalışması veren Toffees muhteşem günlerini mumla arıyor. Muhteşem oldukları günlerde lige renk katan bu ekibi umarız o eski Bilim Okulu günlerindeki gibi görebiliriz…