Herkese merhabalar. Bu yazımda sizlere manşetin ne denli önemli olduğuna dair bir şeyler paylaşmaya çalışacağım. Olabildiğince az istatistik vererek daha çok oyun içinden anlatım yapmaya çalışacağım. Umarım beğenirsiniz ve yararlı bir içerik olur, hazırsanız başlayalım.
Öncelikle manşetin ne olduğuna bakmak gerekiyor. Manşet; bir elin diğer elin üzerine avuç açık şekilde konup ardından başparmakların birleştirilmesinin ardından topa vurulmasına denir. Tam olarak tanım bu olmayabilir ancak bu yaptığım tanıma oldukça yakın bir tanım olacaktır. Bunun ardından manşetin amacına değinmek gerekiyor. Manşetin amacı; rakipten gelen topu, takımın pasörüne olabildiğince yumuşak bir şekilde gönderilmesidir. Eğer ki top manşetle direkt pasörün üzerine gönderilirse buna mükemmel manşet denir.
Bir voleybol takımında en iyi manşet alan oyuncular genelde liberolar olur. Liberolardan sonra benim gözlemime göre smaçör – orta oyuncu – pasör çaprazı sıralamasına göre gider. Pasörleri bu sıralamaya dahil etmememin sebebi ise; oyun kurulumunun bu oyunculara ait olmasıdır. Eğer pasörler savunma yapmaları gerekirse oyun kurulumunu genelde liberolar üstlenir ancak bu pek tercih edilmeyen bir durumdur. Ayrıca servis karşılarken takımlar genelde pasör çaprazı mevkisindeki oyuncularını servis karşılatmamaya çalışırlar. Bunun nedeni de servis karşılayan oyuncunun hemen ardından hücum yapması oldukça yorucu bir durumdur ve bunu gerçekleştirecek kalitede bir oyuncu bulmanın zor olmasıdır.
Servis karşılama konusunda takımlar, genelde sahalarının arka kısmını libero ve smaçörler ile kapatır. Bu oyuncuların arkasında, yarı sahanın arka çizgisinin hemen önünde ise pasör çaprazı bulunur. Gelen servis manşetle karşılandıktan sonra top pasöre gider, bu esnada pasör çaprazı 2 veya 4 numarada yerini alır ve pasörün tercih etmesine bağlı olarak hücumunu gerçekleştirir. Tabii bu durumda pasör, hücum tercihini orta oyuncu ya da smaçörden yana da kullanabilir.
Servis karşılanırken manşet kötü alındığı takdirde ise; olaylar sarpa sarabilir. Yani kötü – negatif – manşet alınması sonucunda pasör - libero – topa yetişmeye çalışır ve ardından tekrar manşetle yükseltir ve kuvvetle muhtemel kötü bir hücum gerçekleştirilir.
Vodafone Sultanlar Ligi’nde bu konuya göz atarsak, istatistiklere göre en iyi manşet alan takımlar sırasıyla; Vakıfbank, Kuzeyboru ve Eczacıbaşı Dynavit. Bu üç takım lig sıralamasında ilk 4 sıranın üçünü oluşturuyor. Bu da maç içerisinde iyi manşet almanın ne denli önemli olduğunu sanırım gösteriyor. Tabii manşet tek başına yeterli mi dersek tabii ki yeterli olmuyor. İyi manşeti iyi hücumla bitirmek gerekiyor ve bu üç takım bunu sağlıyor. Ligin zirvesinde yer alan Fenerbahçe Opet ise manşette %24 mükemmel manşet alsa da hücumda %46'lık bir istatistik tutturduğu ve aldığı servis sayılarıyla ligin zirvesinde yer alıyor. Tam tersi olarak da Çukurova Belediyesi Spor Kulübü takımı da %27 mükemmel manşet alsa da bunu hücuma yansıtamadı ve ne yazık ki sıralamada gerilerde yer aldı.
Sonuç olarak genelde iyi manşet iyi hücum getirir. Manşetlere dikkat edelim. Sağlıkla kalın Linesman’le kalın…