top of page

Arama Sonuçları

Boş arama ile 1249 sonuç bulundu

  • Sultanlar Ligi'nde Finalin İsmi Belli Oldu!

    Herkese merhaba! Dün oynanan Fenerbahçe Medicana – Galatasaray Daikin karşılaşmasıyla beraber yarı finaller sona erdi ve final eşleşmesi de belli olmuş oldu. Fenerbahçe Medicana – Galatasaray Daikin eşleşmesinin galibi Fenerbahçe Medicana oldu ve finalde Vakıfbank’ın rakibi oldu. Bildiğiniz üzere Vakıfbank yarı final eşleşmesinde Eczacıbaşı Dynavit’i elemiş ve finale yükselmişti. Gelin hep beraber bu eşleşmelerde neler oldu bir göz atalım… Fenerbahçe Medicana Normal sezonun sona ermesiyle beraber yarı finallerde Fenerbahçe Medicana (1) – Galatasaray Daikin (4) eşleşmesi ve Vakıfbank (2) – Eczacıbaşı Dynavit (3) eşleşmesi oldu. Yazıda ilk olarak Vakıfbank ve Eczacıbaşı Dynavit eşleşmesinden bahsedeceğim. Sezon sonuna doğru Eczacıbaşı Dynavit’te başantrenör Ferhat Akbaş ile yollar ayrıldı ve sezon sonuna kadar Hüseyin Doğanyüz ile devam kararı alındı. Bu değişiklik ilk bakışta takıma enerji getirse de sezonun ikinci yarısıyla birlikte ivme kazanan Vakıfbank’ı saf dışı etmeye yetmedi. İki karşılaşmayı da 3-1 kazanan Vakıfbank çok da zorlanmadan finale adını yazdırdı. Eczacıbaşı Dynavit tarafında Tijana Boskovic ile birlikte skor yükünü taşıyacak bir oyuncu bulunamaması dikkat çekse de asıl fark yaratan unsur iki tarafın hücum yüzdelerindeki farklılıktı. Vakıfbank seride ortalama %45 ile hücumlardan sayı bulurken, Eczacıbaşı Dynavit %38’de kaldığını söyleyebiliriz. Bunun yanında Vakıfbank tarafının file üstünde bir hakimiyet kurduğunu da söyleyebiliriz. Seride oynanan iki karşılaşmada da Eczacıbaşı Dynavit tarafı daha çok blok yapmış olsa da Vakıfbank cephesinin bloklarından seken topların daha fazla olması sarı siyahlı ekibin savunma kurgusunu rahatlatan unsur olduğunu söyleyebiliriz. Tüm bunlar birleştiğinde Vakıfbank Marina Markova ve Kiera Van Ryk’ın önderliğinde finale yükselen ilk takım olmayı başardı. Gelelim oldukça çekişmeli geçen seriye… Normal sezonu lider tamamlayan Fenerbahçe Medicana, normal sezonu dördüncü tamamlayan Galatasaray Daikin ile eşleşti. Sarı lacivertli taraftarlar bu eşleşmeyi rahat geçeceklerini düşünürken, sarı kırmızılı ekip onları oldukça yanılttı. Bence bu eşleşmeye daha iyi hazırlanan taraf Galatasaray Daikin’di. İlk maçta oynanan oyun ve rakibini oldukça iyi durduran sarı kırmızılılar bunu kanıtladı. İlk karşılaşmada 31 sayıyla oynayan İlkin Aydın bulduğu 6 blok sayısıyla ilk karşılaşmaya damga vurdu ve takımına 3-2 kazandırdı. Beş buçuk yılın ardından gelen Galatasaray Daikin mağlubiyetinin faturası başantrenör Marco Fenoglio’ya kesildi. İtalyan koçla yolları ayıran takım, bir başka İtalyan çalıştırıcı Marcello Abbondanza ile anlaştı. Bu değişiklikle ikinci karşılaşmaya çıkan Fenerbahçe Medicana, oldukça rahat bir galibiyet aldı. Melissa Vargas aldığı 26 sayıyla en skorer isim olurken seriye de 1-1 eşitlik geldi. Serinin son maçına gelindiğinde ise oldukça gergin bir atmosfer vardı. Üçüncü karşılaşma git gele sahne oldu. Karşılaşmaya Fenerbahçe Medicana iyi başlasa da ilk seti Galatasaray Daikin kazandı. İkinci sette ise ilk sete nazaran daha iyi servis atan Fenerbahçe zorlansa da kazanmayı başardı. Üçüncü seti baştan sona önde götüren Galatasaray Daikin kazandı ve 2-1 öne geçti. Bu noktadan sonra hata yapma lüksü kalmayan Fenerbahçe Medicana attığı iyi servislerle birlikte hücum kalitesini arttırdı ve seti adeta sürklase ederek maça tutunmayı başardı. Bütün serinin düğümü tie-break setinde çözülecekti. Bu sete de iyi başlayan sarı lacivertli ekip, büyük bir sürpriz yaşanmasına izin vermedi ve maçı 3-2, seriyi de 2-1 kazanarak finale yükseldi. Vakıfbank Final serisinin ilk karşılaşması; 17 Nisan 2025 tarihinde Vakıfbank Spor Sarayı’nda oynanacak. Umuyoruz ki zevkli bir seri oynansın ve hakeden kazansın. Final serisinin sonuna dek sağlıkla kalın, Linesman’le kalın… Voleybol  ile ilgili tüm içeriklere ulaşmak için bizi takipte kalın!

  • Euroleague Woman'da Sezon Tamamlandı!

    Herkese merhaba! Geçirdiğimiz çalkantılı süreçlerin ardından basketbol konuşmak için sitemize hoşgeldiniz. Avrupa basketboluna son yıllarda damgasını vuran kulüplerimiz bu yıl da ivmelerini devam ettirdiler. Temsilcilerimizden Çimsa ÇBK Mersin ikincilik koltuğunu ve gümüş madalyasını alırken, Fenerbahçe Opet üçüncülük ve bronz madalyayla ligi tamamladı. 10 yıllık hasretini bitirip şampiyon olan USSK Prag takımını, oyuncularını ve emek veren tüm çalışanlarını tebrik ediyoruz. Gelin sizlerle sezona, yeni formata ve elbette şampiyonluk yoluna bir bakış atalım. Hazırsanız başlıyorum! Geçtiğimiz yıllarda lig usulü düzenlenen Euroleague Woman organizasyonu bu yıl format değiştirdi ve öncelikle 15 takım dört ayrı gruba ayrıldı. Burada takımlar 6 adet maç yaptı ve gruplarda ilk iki sırayı alan takımlar ile en iyi üçüncüler sıralamasından 3 takım bir üst tura yükseldi. Bu turda takımlar ilk turdan getirdiği galibiyetleri ve mağlubiyetleri korudukları için onların üzerine yeni alınan skorlar eklendi. Bu etapta da takımlar 6 maç daha yaptı ve çeyrek final karşılaşmaları belli oldu. Burada da alışılandan farklı bir eşleşme yapıldı. Grupların birincileri karşı grubun ikincisiyle, üçüncüleri de karşı tarafın dördüncüsüyle eşleşti. Eşleşmeler ve sonuçları aşağıdaki gibi oldu. USSK Prag Fenerbahçe Opet – Familia Schio = 86-80, 64-60 Çimsa ÇBK Mersin – Valencia = 57-89, 92-77 USSK Prag – Basket Landes = 72-68, 69-43 Tongo Bourges Basket – Zaragoza Basket = 75-55, 64-73 Bu maçların ardından temsilcimiz Fenerbahçe Opet ve İspanyol temsilcisi Valencia (ikinci maçı kaybetmesine rağmen averajla üstün geldiği için) direk yarı finale çıktılar. Fenerbahçe Opet grubunu lider bitirdiği için averajla kazanması durumda da direkt yarı finale kalacaktı zaten ama iki maçını da kazanarak buna gerek duymadı. Kalan 6 takımdan 4 tanesi sonra bu yıl adı F4 değil de F6 olan organizasyonda yarı finallerden iki gün önce yarı finale çıkmak için ön eleme oynadılar. Bu 4 takımın belirlenmesindeki etkenler ligi bitirdikleri sıraydı. Öyleki USSK Prag her iki maçını da kazanmasına rağmen grubunu üçüncü bitirdiği için her iki maçını da kaybetmiş olan fakat grubunu ikinci sırada tamamlamış olan Familia Schio ile eşleşti. Averajla çeyrek finalde avantajını kaybeden temsilcimiz ÇBK Mersin ise kendisinin tersi olarak averajla turlayan Tongo Bourges Basket ile eşleşti. Biliyorum sizin de beyniniz yandı ama yeni dahiyane format bu. F6 haftası 9-13 Nisan olarak ilan edildi. Önce 9 nisanda eleme maçları oynandı ve sonuçlar şöyle oldu: USSK Prag – Familia Schio = 79-72 Çimsa ÇBK Mersin – Tango Bourges Basket = 66-59 Bu sonuçlar sonunda yarı final eşleşmeleri de nihayet belli oldu. 11 Nisan’da iki temsilcimiz de yarı final maçlarına çıktılar. Fenerbahçe Opet – USSK Prag İlk yarı final karşılaşması çok iyi bir mücadele sahne oldu demek isterdim fakat hiç öyle olmadı. Temsilcimiz ilk çeyreğe iyi başlamış olsa da çeyrek sonunda verdiği üstünlüğü maç boyunca hiç tekrar alamadı. Prag takımının oyun planı, oyuncuların oynarken aldığı keyif televizyon ekranlarından bile fark ediliyordu. Temsilcimizin özellikle ribaundlarda geri kalması maçın en büyük özeti oldu. Maç bittiğinde Prag takımı toplamda 50 ribaund almışken Fenerbahçe Opet takımında bu sayı sadece 18’di. Üstelik neredeyse Fenerbahçe’nin tüm ribaund sayısı kadar Prag takımının hücum ribaundu sayısı vardı. Kaçan serbest atışlar, çemberi döven şutlar derken temsilcimiz maçta adeta sürklase oldu. Son şampiyon ve grupları yenilgisiz lider bitirmiş olarak geldiği yarı finalden 71-91 yenik durumda olarak ayrıldı. Bu sonuçla USSK Prag takımı ilk finalist oldu. Fenerbahçe Opet ise final maçından önce oynanacak olan üçüncülük maçına çıktı. Maçın MVP’si 29 etkinlik puanı, 16 sayı, 16 ribaund, 1 top çalma 1 blok ile Ezi Magbegor  oldu. Valencia – Çimsa ÇBK Mersin Günün ikinci yarı final maçında da etkili başlayan ev sahibi olmanın da etkisiyle Valencia oldu. Temsilcimiz özellikte ilk çeyrekte yarı final heyecanıyla birlikte rahat atışlar bulsa da kaçırarak başladı. Çeyreğin sonuyla birlikte hem oyun üstünlüğünü hem de skor üstünlüğünü ele geçirdi. Johannes’in üçlükleri Natasha Howard’ın pota altı etkinliği ve Yvonne Anderson’un savunmasıyla özellikle üçüncü çeyrekte farkı çift hanelere kadar çıkardı. Son çeyrekte erken yapılan fauller ve anlık konsantrasyon kayıpları Valencia takımının geri dönüşü için zemin hazırlamış oldu. Öyle ki bitime 3.34 kala 61-61’de skor eşitlendi. Bu aşamadan sonra hep karşılıklı sayılar ile gidilen maçın son dakikalarına Yvonne Anderson damga vurdu. 64-64 eşitliğinden sonraki 4 sayıyı atan oyuncu son savunmada da oldukça önemli rol oynadı ve temsilcimiz 66-68 ile finale çıkan ikinci takım oldu. Çimsa ÇBK Mersin Maçın MVP’si 17 etkinlik puanı, 16 sayı, 8 ribaund, 1 top çalma ile Natasha Howard oldu. Final ve üçüncülük maçlarından önce yapılan etkinlikte sezonun enleri ödülleri verildi. Sezon MVP’si:  Emma Meesseman (üst üste üçüncü oldu), Fenerbahçe Opet En İyi Savunma Oyuncusu: Gabby Williams, Fenerbahçe Opet En İyi Genç Oyuncu:  Martin Carrion, Perfumerias Avenida En İyi Koç:  Ruben Burgos, Valencia Basket En İyi Takım:  Emma Meesseman (Fenerbahçe Opet), Gabby Williams (Fenerbahçe Opet), Iliana Rupert (Çimsa ÇBK), Alina Iagupova (Valencia Basket), Maria Konde (USSK Prag) 13 Nisan Pazar günü önce temsilcimiz Fenerbahçe Opet üçüncülük karşılaşmasına çıktı. Fenerbahçe Opet – Valencia Şampiyonluk umuduyla yola çıkan Fenerbahçe ve ev sahibi olduğu turnuvada kupa ve madalya almak isteyen Valencia sadece kazananın madalya alabileceği üçüncülük maçında karşı karşıya geldiler. İki takım da yaşadıkları hayal kırıklığının etkisiyle maça düşük başladılar. Maç skoru da ona göre düşük sayılarla ilerledi. Maça önde başlayıp devreye de önde giren Valencia olsa da son çeyrekte oyuna özellikle savunma tarafında ağırlığını koyan Fenerbahçe karşılaşmayı 49-59 kazandı ve bronz madalyasını taktı. Fenerbahçe Opet Maçın MVP’si 24 etkinlik puanı, 16 sayı, 10 ribaund, 3 asist, 1 top çalma 2 blok ile Emma Meesseman  oldu. Çimsa ÇBK Mersin – USSK Prag Final maçı adeta fırtına gibi başladı. Prag takımı sanki yarı finali bir daha oynuyormuş gibi bir rahatlıkla öne çıktı. Hem skor hem de oyun üstünlüğünü çok kısa sürede ele aldı. Özellikle pota altında Jones ile yarattıkları dominasyonu maç boyunca kırmak çok zordu. Temsilcimiz açısından ise hücumdaki verimsizlik savunmayı da etkiledi. Doğru atışları bulduklarında ise de şanssızlıklar peşini bırakmadı ve toplar çemberden çıkmanın bir yolunu hep buldu. Ayayi’nin üçlükleri ve boyalı alanda alınan sayılarla Prag takımı devreye 29-42 önde girdi. İkinci yarı başladığında herkes Prag için rahat bir ilerleyiş beklerken ÇBK Mersin kendi kalitesini ve yeteneklerini ortaya döktü. Üçüncü çeyrek bitimine 2 dakika kalana kadar rakibe sayı izne vermeyen temsilcimiz 13-0 seri ile durumu 42-42’ye getirdi. bu dakikadan sonra her ne kadar aynı eforu sürdürmek isteseler de hem yorgunluk hem de rakibin kaliteli elleri etkili oldu ve maç sonuna kadar durum böyle gitti. Maçın son dakikalarına girildiğinde her iki takım da sonucu kabullenmiş durumdaydı. Karşılaşmayı 53-66’lık skorla kazanan USSK Prag Euroleague Women’in 2025 yılı şampiyonu oldu. Temsilcimiz Çimsa ÇBK Mersin’de bir yılın ardından turnuvayı tekrar gümüş madalyayla tamamlamış oldu. Finaller MVP’si 24.7 etkinlik puanı, 19 sayı, 7.7 ribaund, 2 asist ortalamaları ile Brionna Jonesi  oldu. Kadınlar basketbolunun zirvesinden Türk takımları olarak bir gümüş bir bronz madalya ile döndük. Önümüzdeki yıllarda kupanın tekrar ülkemize geleceğinden elbette şüphemiz yok. Temsilcilerimizi başarılarından dolayı tebrik ediyoruz. Daha çok spor konuşabildiğimiz güzel günlerde tekrar görüşünceye dek sağlıcakla kalın Linesman’la kalın… Tüm basketbol  ve spor haberleri için bizi takipte kalın!

  • UFC 314'te Volkanovski Rüzgarı!

    UFC 314 PPV gecesi, Miami'deki Kaseya Center'da gerçekleştirildi. Gecenin ana maçında Alexander Volkanovski ile Diego Lopes UFC tüy sıklet kemeri için mücadele etti ve Volkanovski yeniden şampiyonluğa ulaştı. Yan ana maçta ise hafif sıkletler Michael Chandler ile Paddy Pimblett kozlarını paylaştı. Pimblett, büyük bir galibiyete imza attı. UFC tüy sıklet kemeri Ilia Topuria'nın hafif sıklete geçmesi ile birlikte boşa çıkarılmıştı. UFC, boşa çıkarılan kemer için eski şampiyon Alexander Volkanovski ile sıkletin yükselen ismi Diego Lopes'in karşı karşıya gelmesine karar verdi. Kemeri uzun süre elinde tutan Volkanovski, Islam Makhachev ve Ilia Topuria karşısında aldığı ağır nakavtlı mağlubiyetlerle büyük darbe almıştı. Bu kemer maçı onun için bu kötü gidişata son vermek ve tekrardan zirveye çıkmak için bir şans oldu. Bu karşılaşma Diego Lopes için ise uzun süredir hayalini kurduğu kemere ulaşma fırsatıydı. Lopes, son beş maçında yakaladığı galibiyet serisi ve izleyicilere keyif veren dövüş tarzıyla bu maça çıkmayı hak ettiğini göstermişti. Alexander Volkanovski v Diego Lopes Alexander Volkanovski, karşılaşmada tecrübesini ilk kez kemer maçına çıkan Diego Lopes karşısında iyi bir şekilde kullandı. Maçın başından sonuna kadar aynı strateji ile dövüştü. Sürekli hareketli kalarak hem rakibinin yumruklarına kolay hedef olmadı hem de yumruk sayılarında üstünlük kurdu. Diego Lopes ise kendisini bu maça kadar öne çıkaran oyun planına bu karşılaşmada başvurmadı. Beş raundluk maça göre bir taktik plan belirlediği görülüyordu. Sürekli atak yapan tarzda değil daha çok kontraları kovalayan tarzda bir dövüş taktiğni benimsedi. Fakat bu başarılı olmadı. İkinci ve dördüncü raundlarda bu kontralarla rakibini sarsdığı anlar oldu fakat devamı gelmedi. Alexander Volkanovski diğer raundları almayı başardı ve hakemlerin ortak kararıyla galip gelerek kemerin yeniden sahibi oldu. Alexander Volkanovski, 36 yaşında şampiyonluğa ulaşarak yarı orta sıkletin aşağısında şampiyonluğa ulaşan en yaşlı dövüşçü oldu. Volkanovski, yaşadığı zor günlerden sonra tekrardan kemeri alarak büyük bir geri dönüşe imza atmış oldu. Avustralyalı dövüşçü maçtan sonra yaptığı açıklamada; "Zorluklar bir ayrıcalıktır." diyerek kötü günleri atlatmasına yardımcı olan yolu gösterdi. Paddy Pimblett Gecenin yan ana maçında Michael Chandler ile Paddy Pimblett karşı karşıya geldi. Pimblett, Chandler'ı üçüncü raundda teknik nakavtla mağlup etmeyi başardı. Pimblett, bu sonuçla birlikte kariyerinin en önemli galibiyetlerinden birini aldı. Michael Chandler gibi güçlü bir ismi yenerek sıkletin iddialı isimlerinden biri olduğunu kanıtladı ve kemer yarışına dahil oldu. Dövüş sporları  ile ilgili tüm içeriklere ulaşmak için bizi takipte kalın!

  • İsveç ve Norveç'te VAR Kararı

    Futbol , yenilenen kurallarıyla kendisini yenilese de yakın zamanda da uygulanacak yeni kurallarıyla tartışılmaya devam ediyor. Futbolun yakın zamandaki teknoloji uygulaması VAR yeniden gündem oldu. Norveçli futbol severlerin ülkelerinde istemediği VAR uygulaması kulüpler tarafından kabul edilmedi. Geçtiğimiz yıl İsveç, Video Yardımcı Hakem (VAR) uygulamasını kaldıran ilk ülke olmuştu. İsveç Futbol Federasyonu Başkanı Fredrik Reinfeldt, İsveç liginin en üst ligi olan Allsvenskan'da 16 kulübün VAR uygulamasına karşı olduğunu belirterek, uygulamanın kaldırıldığını açıkladı. Federasyon Başkanı Reinfeldt, kamuoyuna resmî açıklamayı duyurduğunda UEFA'nın İsveç Futbol Federasyonu üzerinde VAR uygulaması için herhangi bir baskı yapmayacağını da sözlerine eklemişti. Futbol dünyasının teknoloji yardımıyla yeni uygulaması VAR; İngiltere ve İtalya'da yenilikler katarak ülke federasyonları tarafından stadyumlarda uygulanmaya başladı. İtalya'da da 30. hafta itibariyle test edilip başlayacak. Yeni uygulama hakemlerin pozisyonları değerlendirmeleri VAR'a bakarak taraftara ve ekran başındaki izleyenlere bilgiler verecek. Stadyumdaki dev ekranlara görüntüler yansıtılacak. Son olarak Dünya futbolunda resmi olarak 2018'den bu yana kullanılmaya başlanan video yardımcı hakem (VAR) sistemi Norveç'te tepkilere ve protestolara neden olan son ülke oldu. Norveç'te 2023 yılında kullanılmaya başlanan VAR sistemi, 2024 yılının temmuz ayında Rosenborg - Lillestrom maçının başlamasına kısa bir süre kala taraftarlar sahaya tenis topları, sis bombaları atması üzerine tatil edilmişti. Norveç'in en üst ligi Eliteserien ve First Division'daki kulüpleri temsil eden Norsk Toppfotball (NTF) 32 takım, Norveç Futbol Federasyonu'ndan VAR sisteminin en kısa sürede durdurulmasını talep eden bir önergeyi 19'a karşı 13 oyla kabul etmişti. Fakat Norveç Futbol Federasyonu VAR uygulamasının yapılmadığı amatör kulüpleri de kapsayan 450 üyesinin tamamından VAR uygulamasının devam etmesi veya sonlandırılması oylamalarını istedi. 321 oy sistemin devam etmesi lehinde, 129 oy ise aleyhinde oy kullandı. İsveç ve Norveç'te VAR Kararı 28 Mart Cumartesi başlayan Eliteserien liginde bulunan takımların taraftarları son kararı protesto etmek için her maçın ilk 15 dakikasında stadyumlara girmeme kararı aldı. Norveç Taraftar Birliği (NSA) bu girişimi "sessiz bir gösteri ve yürüyüş" olarak adlandırdı. Yılların en üst lig temsilcisi olan ve bir alt ligde bulunan Valerenga taraftar grupları ortak açıklama yaparak "demokrasinin Norveç futbolunun kontrolünü ele geçirmek isteyen anti-demokratik güçlerin saldırısı altında olduğu konusunda farkındalık yaratmayı amaçladığı" belirtildi. Taraftarlar profesyonel kulüplerin iradesinin NFF tarafından hiçe sayıldığı görüşünde. Üst lige çıkma mücadelesi verecek olan Valerenga'da taraftarlar yine ortak bildiride kendi taraftarlarına da "Herkesin sevgili Valerenga'mızı yeniden ligde görmeyi dört gözle beklediğini anlıyoruz ancak herkesi ilk 15 dakikayı izlemek için başka çözümler bulmaya teşvik ediyoruz. Örneğin, mekanlar maçı büyük ekranda gösterecek. Maçları durdurmak için hiçbir girişimde bulunulmayacağını vurgulamak isteriz" dendi. İsveç'ten sonra bir diğer İskandinav ülkesi Norveç'te futbol severler özellikle VAR uygulaması yapılan ligler de kulüplerin demokrasi hakkının hiçe sayıldığı gerekçesiyle protestolarına devam ediyor. Futbol ile ilgili tüm içeriklere ulaşmak için bizi takipte kalın!

  • UFC Nisan Ayı (2025) Panoraması

    UFC Nisan ayında 2’si dövüş gecesi 1’i de ana etkinlik olmak üzere toplamda 3 etkinlik gerçekleştirecek. Bir kemer maçına tanık olacağımız bu ayda UFC, Kansas City’e de geri dönecek. BİLGİLENDİRME: Bu ayki panorama yazımız geçtiğimiz haftaki değişiklikler ve yazarın kişisel nedenlerinden dolayı gecikmiş olup geçtiğimiz hafta yapılan Emmett vs Murphy kartı bu yazıya dahil edilmemiştir. Gecikme için özür diler ve keyifli okumalar dileriz. UFC 314: Volkanovski vs Lopes (12 Nisan – Miami, FL) Gecenin ana karşılaşmasında eski UFC Tüy Sıklet Şampiyonu “Büyük İskender” Alexander Volkanovski (26-4) ile yükselen yıldız Diego Lopes (26-6) boştaki UFC Tüy Sıklet Şampiyonluk kemeri için karşı karşıya gelecek. Ilia Topuria kemerini bıraktı ve hafif sıklete çıktı dolaysıyla 145 lbs için bir şampiyona ihtiyaç var. Volkanovski için son 2 yıl oldukça sorunlu geçti. Islam’a iki kez kaybetti sonra da Topuria’ya ağır nakavt oldu. Bir yıllık aranın ardından kafeste olacak. Lopes ise adeta uçuyor. Evloev’e kaybettiği debut maçından sonra yenilmedi ve en son Brian Ortega’yı yenerek kemer şansını elde etti. Volkanovski, komple bir stile sahip hem yerde hem ayakta rakipleriyle kapışmaktan çekinmeyen bir isim. Ama Lopes’in hızlı temposuna ayak uydurabilecek mi, orası biraz karışık. Kendinden hızlı olan Ilia’ya nakavt olmuştu. Şimdi ise belki de Ilia’dan daha hızlı birisiyle kapışacak. Lopes ise daha çok submission seven ama nakavtlı bitirişleri de bir hayli fazla olan bir isim. Maçta her iki taraf da kontrollü başlayacaklardır. Maçta kim kendi stilini kabul ettirirse o maçı alacaktır. Bakalım 35 yaş laneti Volkanovski’ye de vuracak mı? Lopes, Brezilyalıların yıllardır beklediği ana kemeri tekrardan alabilecek mi? “Büyük İskender” tahtını geri alabilecek mi? Hepsinin yanıtını sabaha karşı alacağız keyifli seyirler. UFC 314: Volkanovski vs Lopes (12 Nisan – Miami, FL) Gecenin yan ana karşılaşmasında Michael Chandler (23-9) ile Paddy Pimblett (22-3) karşı karşıya gelecek. Bir zamanlar UFC’ye fırtına gibi giren Michael Chandler için sıra gatekeeper’lık sırası. Pimblett yükselişte ancak belki de ilk kez bu kadar zorlu bir testte olacak. Chandler için merdiven 39’a dayansa da o hala enerjik ve UFC’ye ilk giriş yaptığı zamanlardaki gibi istekli. Pimblett’ın en büyük oyunu submission. Ama Chandler gibi güreşi çok iyi olan birine karşı işleyip işlemeyeceği maçta belli olacak. Chandler, yine güçlü fiziğini kullanıp Pimblett’ı baskı altına almak isteyecektir. Pimblett ise boy avantajını kullanıp submission aramak isteyecektir. Zevkli bir eşleşme bizleri bekliyor. Gecenin bir diğer önemli karşılaşmasında Yair Rodriguez (19-5-1 NC) ile Patricio Pitbull (36-7) karşı karşıya gelecek. Pitbull bu maçta UFC başlangıcını yapacak. Pitbull bir Bellator efsanesi ve orada yıllarca dövüşüp kemerleri kazandı. PFL ile anlaşamayınca yolu UFC’ye düştü ve bir maçın ardından kemere bile gidebilir. Yair sıklette 5. sırada dolaysıyla Pitbull maçı kazanırsa doğrudan kemer potasına giriyor. Yair komple bir stiler sahip olsa da zaman konsantrasyon kaybı yaşıyor ve basit hatalar yapabiliyor. Pitbull bunları tecrübesiyle değerlendirmek isteyecektir. Güzel bir eşleşme ve yılın dövüşüne aday olabilir. Keyifli seyirler. UFC on ESPN 66: Machado Garry vs Prates (26.04 / Kansas City) Gecenin ana karşılaşmasında Ian Machado Garry (15-1) ile Carlos Prates (21-6) karşı karşıya gelecek. Aslında ana maçta Jamahal Hill ve Khalil Rountree Jr. karşı karşıya gelecekti ancak Hill sakatlanınca maç iptal oldu. Sonrasında Prates’in UFC 314’teki rakibi Geoff Neal sakatlanınca Prates o karttan alındı, Garry de maç teklifini kabul edince ikili bu kartta ana maçta yer alacaklar. Garry ikinci kez “short notice” olarak kafeste olacak. Kaybettiği Shavkat maçını 21 gün önce alan Garry bu maçı da 25 gün önce kabul etti. Kamp avantajı Prates’te çünkü hali hazırda kamp yapıyordu. Garry özellikle Chute Boxe’a geçtikten sonra grappling’de inanılmaz bir seviyeye çıktı. Bunu kullanmak isteyecektir. Çünkü Prates 3 kez submission ile yenildi. Prates elit bir striker. Bunu kullanmak ve nakavtı bulmak isteyecektir. Garry için de Prates için de riskli eşleşme ve 5 raunt. Kesinlikle izlemeye değer. UFC on ESPN 66: Machado Garry vs Prates (26.04 / Kansas City) UFC’DE NİSAN RÜZGARI! Nisan yağmurlarının evlerimize girdiği bu dönemde UFC yine bizleri eğlendirmeye devam edecek. Yağan yağmurun hoş sesi eşliğinde bu kartları takip etmenizi öneririz. Keyifli Seyirler! Dövüş sporları  ile ilgili tüm içeriklere ulaşmak için bizi takipte kalın!

  • 2025 Kupa Voley Fenerbahçe Medicana'nın!

    Herkese merhaba. 4-5 Nisan 2025 tarihlerinde İzmir’de düzenlenen Axa Sigorta Kupa Voley, bugün oynanan final karşılaşmasıyla sona erdi. Finalde Eczacıbaşı Dynavit ile karşılaşan Fenerbahçe Medicana karşılaşmayı 3-0 kazanarak kupanın sahibi oldu. Fenerbahçe Medicana bu sonuçla birlikte üst üste ikinci, toplamda ise beşinci kez kupaya uzandı. Turnuvada "En Değerli Oyuncu" ödülü Melissa Vargas’ın oldu. Gelin hep birlikte bu iki günlük voleybol festivaline göz atalım… Fenerbahçe Medicana 4 Nisan 2025’te saat 15.00’te ilk yarı final, Fenerbahçe Medicana ile Türk Hava Yolları arasında oynandı. Karşılaşma boyunca rölantide oynayan sarı lacivertliler, rakibinin de hata yapmasıyla birlikte çok da zorlanmadı. İlk iki set ortada oynansa da 2-0 öne geçtikten sonra Fenerbahçe Medicana son setin başından itibaren seti kopardı. Bu karşılaşma; 26-24, 25-23, ve 25-13’lük setlerle 3-0 sona erdi. Fenerbahçe adına Arina Fedorovtseva 17 sayıyla maçın en skoreri olurken, Türk Hava Yolları’nın en skorer ismi 11 sayı ile Julia Bergmann oldu. İlk maçın ardından saat 18.30’da ikinci yarı final Eczacıbaşı Dynavit ile Vakıfbank arasında oynandı. Bu karşılaşma izleyenlere tam olarak voleybol şöleni yaşattı diyebiliriz. Maç içerisinde rekabet bir an olsun düşmedi denilebilir. Heyecan hep üst seviyedeydi ve bu da her setin sonucuna da yansıdı. Kazananın beş sette belirlendiği karşılaşmayı; 25-18, 25-27, 25 22, 18-25 ve 15-10 setlerle Eczacıbaşı Dynavit kazandı. Tijana Boskovic 26 sayıyla takımının en skoreri olurken, Marina Markova’nın 29 sayısı ne yazık ki yeterli olmadı. Fenerbahçe Medicana Bugüne geldiğimizde ise saat 16.00’da başlayan final karşılaşmasında yarı finallerin kazananları karşı karşıya geldi. Maç sonucuna bakarsanız sonuç sizi yanıltabilir. Zira karşılaşma oldukça çekişmeli geçti. Setlerin genelini Eczacıbaşı Dynavit önde götürse de set sonlarını bir türlü oynayamadı. Bunun Fenerbahçe Medicana’nın iyi reaksiyon vermesine bağlayabileceğimiz gibi Eczacıbaşı’nın stresle baş edemediğini de söyleyebiliriz burası size kalmış... Oldukça çekişmeli geçen final karşılaşmasını; 26-24, 25-22 ve 28-26 set skorlarıyla Fenerbahçe Medicana kazandı ve kupanın sahibi oldu. Sarı lacivertli ekip üst üste iki, toplamda da beşinci kez kupayı müzesine götürmeyi başarmış oldu. 2025 AXA Sigorta Kupa Voley’de yarı final ve final karşılaşmaları bu şekildeydi. Kupayı kazanan Fenerbahçe Medicana’yı tebrik ediyoruz. 9 Nisan 2025 Çarşamba günü ligde şampiyonluk play-offları başlıyor. Görüşmek üzere, sağlıkla kalın, Linesman’le kalın… Voleybol  ile ilgili tüm içeriklere ulaşmak için bizi takipte kalın!

  • Yasemin Şahin Röportajı

    Herkese merhabalar! Tecrübeli voleybolcu sevgili Yasemin Şahin ile harika bir röportaj  gerçekleştirdik. Değerli vaktini bize ayırdığı için Yasemin Hanım'a şahsım ve Linesman ekibi adına çok teşekkür ediyorum. Herkese keyifli okumalar dilerim! Öncelikle röportaj için teşekkür ederiz. Bizler sizi zaten tanıyoruz ancak tanımayan Linesman okuyucuları için kendinizden bahsedebilir misiniz? Merhaba, Ben Yasemin ŞAHİN. 14 yıldır profesyonel olarak voleybol oynuyorum. Şu anda Zeren Spor Kulübü'nde forma giyiyorum. Milli takımımızda bir dönem görev aldım. Eğitimimi Kocaeli Üniversitesin’de Beden Eğitimi Öğretmenliği ve sonrasında Çocuk Gelişimi bölümü ile tamamladım. Yasemin Şahin Voleybola başlama sürecinizden bahsedebilir misiniz? Voleybola başlamamda ki en büyük etki beden eğitimi hocalarıma aittir. Lisenin başlangıç döneminde kısa süreliğine "kano" branşı ile ilgilenirken İdris hocama denk geldim ve beni antrenmanına davet etti. İlk antrenmandan sonra voleybol oynamak istedim. 6 aylık bir süreden sonra gençler Türkiye şampiyonası turnuvasına katıldık ve İstanbul’da bir takıma transfer oldum. Böylelikle geç ama hızlı bir giriş ile voleybol kariyerime başladım. Yaşım başlamak için biraz geçti bu yüzden herkesten çok çalışmam gerektiğinin farkındaydım. Hem hırsım ile hem de antrenörlerimin destekleri ile kariyerimi sıfırdan ve kendi çabam ile inşaa ettim. Size süreci en kısa haliyle anlatmış olsamda her başarılı sporcu gibi bugünlere gelmemde çok fazla emek, gözyaşı ve başarı hikayesi var İlerleyen yıllar ile ilgili planlarınız nelerdir? Bugüne kadar hem kariyerimin hem hayatımın her aşaması küçüklü büyüklü hedefler ile ilerledi. Beni başarılara götüren şeyin bu olduğuna inanırım ve her zaman a-b-c- planım vardır. Şu anda 30 yaşındayım ve geriye dönüp baktığımda hedeflediğim her şeye ulaştığımı görüyorum ve kendimle bu konuda gurur duyuyorum. Ve çevremde ne zaman umutsuz biri görsem umut olmaya çalışıyorum. Şu anda sıfır noktasından yeni hayat planlarımı yaptığım bir dönemdeyim, daha çok ‘An’a ve kendime odaklandığım ve açıkcası odak noktamı voleybol oynarken beraberinde gerçekleştirmenin mümkün olmadığı hayallerime çevirdim. Mesala seyahat etmek, voleybol dışında sevdiğim pilatesi daha profesyonel yapabilmek için eğitim almak gibi. O yüzden net bir cevap veremiyorum çünkü sorunuzu bende kendime her gün soruyorum. Kariyer planlamanızda yurt dışında oynama gibi bir hedefiniz var mı? Cevabım bir önce ki sorunun içerisinde saklı aslında. Bu benim kesinlikle deneyimleyip kendimi görmek istediğim bir aşamaydı, en büyük hedeflerimdendi. Covid dönemi öncesinde Türkiye'de ki sezonum bittiğinde yeni sezon başlayana kadar Filipinler'de oynadım. Hem farklı bir ülke hem farklı bir voleybol kültürü görmek istedim. Benim için deneyim dolu çok güzel bir süreçti. Ama beraberinde çok zorluk getirdiğini de gördüm ve Türkiye'de voleybol bu kadar yüksek seviyelerde oynanırken güçlü rakiplerime karşı oynamak ve burada kalmak istedim. Ama tabii bu bir tercih ve öncelik meselesidir. Zeren Spor’un bir yatırım içerisinde olduğunu görüyoruz. Ekiple ilgili fikirlerinizi alabilir miyiz? Zeren Spor Kulübü bu sezon ilk kez Sultanlar Ligi 'nde mücadele ediyor ve bence çok başarılı bir sezon geçiriyoruz. İlk düşüncem takım arkadaşlığının ve takım kimyasının çok ama çok güçlü olması bizi bu sezon bu noktalara getirdi. Çünkü yeni oluşumdaki kulüplerin yıllardır ligi tecrübe eden kulüplere karşı zamana ihtiyacı vardır. Hem saha içinde hem saha dışında bir düzen ve bir sistemin oturması zaman alır. Ama biz bunu bence kendi içimizde çok iyi yönettik. Vakıfbank ve Fenerbahçe gibi çok güçlü rakiplerimizi yenmeyi başardık. Zaten güçlü bir takım olduğumuzu biliyorduk ve bunu sahada göstermeliydik. Hedeflerimiz vardı ve onlara ulaşmak için her şeyimizi verdik, gerçekten her şeyimizle sahada oluyoruz bu da bizim en gizli gücümüz oldu. Bu sezon 5. setlerde hep kazanan taraf olduk ve sezonun en çok 5. set oynayan takımıyız. Ben inanıyorum ki bunun gerçek bir başarı hikayesi olduğunu ilerleyen yıllarda da göreceğiz. Sizin aracılığınız ile önce başkanımıza teşekkür etmek istiyorum. Bizden desteğini hiç esirgemediği için ve bana unutulmaz bir sezon yaşattıkları için takım arkadaşlarıma sevgilerimi gönderiyorum. Bilindiği üzere çok yoğun ve yorucu bir voleybol takvimi var. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Gerçekten gözüktüğü kadar yoğun mu yoksa abartılma durumu var mı? Maç takvimi gerçekten çok yoğun ve yorucu bir süreç oluyor. Avrupa maçları oynayan takımlar için çok zorlayıcı olabiliyor özellikle deplasman kısımları. Bu süreci iyi yönetmek önce sporcunun kendi yaşam tarzına sonrada antrenörlerin planlamasına kalıyor. Ama ben bu takvimlerin her branş için yoğun olduğunu düşünüyorum ve federasyonların olabilecek en pozitif şekilde planma yaptığını düşünerek normal buluyorum. Voleybol haricinde takip ettiğiniz spor dalları var mıdır? Bu yaz tenis ile tanıştım, daha öncesinde maçları izliyordum ama hiç oynamamıştım ve çok sevdim. Wimbledon turnuvasına gidip maçları izledim ve ilgim daha da arttı. Onun dışında pilatesi yıllardır sezon içinde ek antrenman olarak programıma ekliyorum. Koşu ile ilgileniyorum, İstanbul yarı maratonuna katıldım. Hiçbiri voleybol kadar profesyonel olmasa da kendimi iyi hissettiğim sporlar diyebilirim. Yasemin Şahin Sevgili Yasemin Şahin ile sizler için güzel bir röportaj  gerçekleştirdik. Kendisine bir kez daha teşekkür ediyoruz. Umarım beğenmişsinizdir. Eğer beğendiyseniz paylaşarak bize destek olabilirsiniz. Önerilerinizi de yorum kısmına bekliyoruz. Linesman'le kalın! Tüm voleybol haberleri ve röportajlar için bizi takipte kalın!

  • Milliler, Macaristan Karşısında Avantajı Elde Etti!

    A Milli Futbol Takımımız UEFA Uluslar Ligi Play-Off Turu ilk maçında Ali-Sami Yen Spor Kompleksi’nde Macaristan ile karşılaştı. Millilerimiz karşılaşmaya; Uğurcan Çakır, Kaan Ayhan, Samet Akaydın, Abdülkerim Bardakçı, Eren Elmalı, Orkun Kökçü, Hakan Çalhanoğlu, Oğuz Aydın, Kerem Aktürkoğlu, Barış Alper Yılmaz ve Kenan Yıldız ile başladı. Macaristan ise karşılaşmaya; Dibusz, Dardai, Orban, Fiola, Nagy, Nikitscher, Schafer, Bolla, Kerkez, Szoboszlai ve Varga ile başladı. Milliler; Orkun, Kerem ve İrfan Can’ın golleriyle 3-1 galip geldi ve rövanş için avantajı kaptı. Kerem Aktürkoğlu Millilerimiz aradığı golü maçın başında buldu. Geriden oyun kurarken, Abdülkerim’in uzun pasında topla buluşan Oğuz’un pasında Orkun ceza sahası yayından düzgün bir plase ile topu filelerle buluşturdu. Bu dakikadan sonra daha kontrollü oynanmaya başlandı. Ön alandaki baskısını arttıran Macaristan tehlikeli ataklarla gelmeye başladı. Bu ataklarda başta Uğurcan olmak üzere iyi savunma yapsak da ne yazık ki 25. dakikada topu kalemizde gördük. Savunmadan çıkarken Uğurcan’ın hatalı pasında topu kaptırdık. Gerçekleşen kontratakta sağ kanattan gelen ortayı Varga’nın indirdiği topa Schafer vuruşu yaptı. Kale çizgisinin üzerinde Abdülkerim topa müdahale etmeye çalışsa da başarılı olamadı ve karşılaşmaya denge geldi. Gol pozisyonunda sakatlanan Kaan Ayhan maça devam edemedi ve Mert Müldür ile değişti. İlk yarının geri kalan kısmında karşılıklı ataklar olsa da gol sesi çıkmadı ve ilk yarı 1-1 eşitlikle sona erdi. İkinci yarıya Deniz Gül – Barış Alper Yılmaz değişikliği ile başlayan milliler, klasik dokuz dediğimiz santrafor ile oynamaya başladı. İkinci yarı karşılıklı ataklar ile başlasa da dakikalar 69’u gösterdiğinde sağ kanattan gelişen atakta Oğuz’un yaptığı ortada geriden gelen Kerem’in düzgün kafa vuruşu millilerimizi tekrar öne geçirdi. Bu dakikadan sonra oyuncu değişikliği yapıldı ve iki asist ile maçın yıldızı olan Oğuz Aydın yerini İrfan Can Kahveci’ye bırakırken, ilk golümüzü atan Orkun Kökçü’de yerini İsmail Yüksek’e bıraktı. Golden yalnızca dört dakika sonra, sağ kanattan Mert Müldür’ün yaptığı ortada Kerem topu indirdi ve İrfan Can düzgün bir vuruşla üçüncü golümüzü buldu. Bu dakikadan sonra rahatlayan milliler daha kontrollü oynamaya başladı. Geri kalan dakikalar milli takımımız için rahat geçti ve 3-1 kazanmayı başardık. Türkiye - Macaristan Bu karşılaşmayı kazanmak güzel olsa da her şey bitmiş değil daha oynanacak bir karşılaşma daha var onu da kazanarak Uluslar Ligi A Grubu’na yükselmek istiyoruz. Kalbimiz sizinle, Bizim Çocuklar! Bizim Çocuklar ile ilgili tüm içeriklere ulaşmak için bizi takipte kalın!

  • Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi'ne İskoçya'da Veda Etti!

    Temsilcimiz Fenerbahçe , 3-1’in rövanşında Ibrox’ta Glasgow Rangers ’e konuk oldu. İlk maçtaki kadroya göre oldukça spesifik değişiklikler gördük. Dzeko ve Tadic ikilisi yerine Talisca ve Amrabat ilk 11'de yer aldı. Rangers v Fenerbahçe Maçın her iki takım adına da dengeli başladığını söylemek mümkün. Temsilcimiz Amrabat-Fred-Szymanski üçlüsü ile merkezde fizik üstünlüğünü elde etti. Ev sahibi ekipse tıpkı ilk maçta olduğu gibi kaptığı toplarla etkili olmaya çalıştı. Her iki takım da ilk devrede birbirine net fırsat vermezken Fenerbahçe, devrenin son dakikasında Kostic’in ortasında Szymanski’nin gelişine harika vuruşuyla devreyi önde kapattı. İkinci yarıya golün de etkisiyle doludizgin başlayan ekibimiz kenar ortalarıyla, ceza sahası koşuları ve bindirmeleriyle oldukça etkili oldu ancak son vuruşlarda yeterli kaliteyi gösteremedi. 73. dakikada Skriniar’ın harika pasında hareketlenen Mert Müldür’ün çevirdiği topta Szymanski kendisinin ve takımının 2. golüne imza attı. Golden sonra da baskımız devam ederken Rangers ise Cerny ise etkili olmaya çalıştı. Maçın son dakikalarında Tadic ve Nesyri ile fırsatlardan yararlanamadık. Maç uzatmalara gitti. Uzatma bölümünde iki takım da fırsatlar yakaladı ancak skor değişmedi ve penaltılar bizleri bekledi. Jose Mourinho Seri penaltı atışlarında Tadic, Fenerbahçe adına ilk atıştan yararlanamadı. Sonrasında Hagi’nin kaçırmasıyla durum dengeye geldi ancak devamında Fred ve Mert Hakan da yararlanamayınca temsilcimiz UEFA Avrupa Ligi 'ne hazin bir sonla veda etti. Futbol  ile ilgili tüm içeriklere ulaşmak için bizi takipte kalın!

  • UFC'de Magomed Ankalaev, Alex Pereira’nın Hükümdarlığına Son Verdi!

    UFC 313 PPV kartı, Las Vegas'daki T-Mobile Arena'da yapıldı. Gecenin ana maçında UFC hafif orta sıklet şampiyonu Alex Pereira ile Magomed Ankalaev karşı karşıya geldi. Ankalaev, Pereira'yı yenerek şampiyonluk kemerini beline taktı. Gecenin bir diğer önemli maçında ise Justin Gaethje ile Rafael Fiziev karşılaştı. Gaethje, üç raundluk keyifli mücadelenin galibi oldu. Alex Pereira vs Magomed Ankalaev eşleşmesi, hafif ağır sıklette uzun süredir beklenen bir eşleşmeydi. Pereira, orta sıkletten hafif ağır sıklete geçtikten sonra karşısına çıkan her dövüşçüyü rahat bir şekilde yenerek dominasyon kurdu. Karşılaştığı isimleri ayakta ezerek galibiyetler aldı. Aynı zamanda Magomed Ankalaev de sürekli Pereira'ya meydan okudu. Müthiş bir striker olan Pereira'nın Ankalaev gibi güçlü bir yer oyunu olan isme karşı ne yapacağı merak ediliyordu. Fakat bu zamana kadar UFC, Ankalaev'in kendini kanıtlamasını isteyerek bu eşleşmeyi öteledi. En sonunda Ankalaev sıklette gücünü kanıtladıktan, Pereira da Ankalaev dışında bütün güçlü isimleri yendikten sonra UFC bu maçı ayarladı. Magomed Ankalaev Bu maç öncesi herkesin üzerinde durduğu konu Alex Pereira gibi bir striker ile Magomed Ankalaev gibi bir grapplerın mücadelesinde hangisinin üstünlük kuracağı üzerineydi. Pereira, kick boks çıkışlı olsa da hocası ve mentoru Glover Teixeira sayesinde güreş savunmasını güçlendirdiğini geçmiş maçlarda göstermişti. Fakat bunun yeterli olup olmayacağı soru işaretiydi. Magomed Ankalaev'in de maçın ayakta geçen bölümlerinde Pereira karşısında ne yapacağı merak ediliyordu. Ankalaev son maçlarında ayakta iyi performans göstermişti fakat bu Pereira gibi sert yumrukları ve tekmeleri olan bir şampiyona karşı yetecek miydi? Maçta bu sorular cevabını buldu. Yer oyununa gitmesi beklenen Magomed Ankalaev, ilk üç raundda ayakta dövüşmeyi tercih etti ve Alex Pereira'ya karşı iyi bir oyun sergiledi. Özellikle ikinci raundda maçın en net raundunu geçirdi. Alex Pereira'yı sarsmayı başardı. Hızıyla ve takedown tehditleri ile Ankalaev, Pereira'nın geçen maçlardaki gibi keskin bir şekilde dövüşmesini engelledi. Pereira, güçlü olduğu yerde avantajı rakibine verdi. Alex Pereira'nın takedown savunması ise maçta onun adına en olumlu taraftı. Ankalaev, maçın başında çok zorlamasa da dördüncü ve beşinci raundlarda takedown yapmaya çalıştı. Pereira, burada yaptığı savunmayla oyunun yere gitmesini engelledi. Brezilyalı dövüşçü takedown savunması konusunda iyi bir görüntü çizdi fakat uzun süre tellerin önünde savunmada kalması Ankalaev'in puanlamada avantaj yakalamasını sağladı. Magomed Ankalaev Beş raundun sonunda puanlamaya giden maçı üç hakemin de ortak kararıyla (49-46, 48-47, 48-47) Magomed Ankalaev kazandı ve yeni UFC hafif ağır sıklet şampiyonu oldu. Ankalaev, böylece Alex Pereira'nın hafif ağır sikletteki dominasyonunu bitirdi. Ankalaev, UFC'nin Pereira üzerine kurduğu planları da şimdilik suya düşürdü. Pereira, bu sonuçla birlikte ağır siklete veya boksa geçişini ertelemek zorunda kalacak. Büyük bir ihtimalle önümüzdeki aylarda bu karşılaşmanın rövanşı yapılacak. Gecenin yan ana maçında Justin Gaethje ile Rafael Fiziev rövanşa çıktı. Normalde Gaethje, bu gecede Dan Hooker ile karşılaşacaktı fakat Hooker elinden sakatlanması sebebiyle maçtan çekildi ve yerine Rafael Fiziev maça çıkmayı kabul etti. Bu iki ismin 2 sene önceki ilk karşılaşmasını Gaethje puanla kazanmıştı. Bu karşılaşmayı da Justin Gaethje yine puanla (29-28, 29-28, 29-28) kazanmayı başardı ve Rafael Fiziev'e rövanşı vermedi. Gaethje, müthiş bir mücadeleye sahne olan bu maçı kazanarak son Max Holloway maçında aldığı ağır mağlubiyetin yaralarını sardı. Fiziev ise üst üste üçüncü yenilgisini alarak kötü gidişatını sürdürdü. Dövüş sporları ile ilgili tüm içeriklere ulaşmak için bizi takipte kalın!

  • Fenerbahçe, İstanbul'da Rangers'a Karşı Mağlup!

    UEFA Avrupa Ligi Son 16 turunda temsilcimiz Fenerbahçe, İskoçya ekibi Rangers ile karşı karşıya geldi. İstanbul’da oynanan maça temsilcimiz; kalede İrfan Can Eğribayat, savunma üçlüsünde Çağlar Söyüncü, Milan Skriniar, Yusuf Akçiçek, orta alanda, Mert Müldür, Sebastian Szymanski, Sofyan Amrabat, Dusan Tadic, Filip Kostic, forvet hattında da Edin Dzeko ve Youssef En-Nesyri ile başladı. Rangers ise maça; Butland, Rıdvan, Pröpper, Souttar, Tavernier, Barron, Raskin, Jefte, Diomande, Cerny ve Dessers ile başladı. Gelin hep beraber bu maçın hikayesine bir göz atalım… Fenerbahçe v Rangers İlk yarı temsilcimiz için şanssız başladı. Daha ilk dakikalarda kalesinde tehlike görmeye başlayan Fenerbahçe, 6. dakikada şanssız bir gol ile geriye düştü. Szymanski’nin savunmada çıkaramadığı top, Skriniar’a çarpıp Dessers’ın önünde kaldı. Kalesini terk eden İrfan Can’ı kolayca geçen Dessers topu boş kaleye yuvarladı. Çağlar son anda müdahale etmeye çalışsa da gol çizgisi teknolojisi devreye girdi ve Rangers 1-0 öne geçti. Bu dakikadan sonra temsilcimiz ataklarını sıklaştırsa da aradığı golü dakika 30’da buldu. 18. dakikada sakatlanan Çağlar’ın yerine oyuna dahil olan Alexander Djiku, 30. dakikada köşe vuruşunda topa düzgün bir şekilde vurdu ve Fenerbahçe beraberliği yakaladı. Bu dakikadan sonra hücumda daha iyi olsak da kalemizde sık sık kontra atak görmeye de başladık. Dakika 42'yi gösterdiğinde kalemizde gelişen hızlı atakta Cerny topu getirdi ve Dessers ile verkaça girdi. Bu verkaçın sonunda kaleciyle karşı karşıya kalan Cerny düzgün vuruşla Rangers’ı ne yazık ki öne geçirdi. İlk yarı Rangers’ın 2-1 üstünlüğüyle sona erdi. Rangers’ta da ilk yarıda sakatlanan Pröpper 28. dakikada yerini Balogun’a bıraktı. İkinci yarıya Yusuf Akçiçek – Talisca değişikliğiyle başlayan Fenerbahçe daha sık ve daha kalabalık hücum etmeye başladı. Bu da tabii daha sık hızlı hücuma maruz kalmayı kolaylaştırdı. Dakika 53 ve dakika 60’ta kalemizde gelişen hızlı hücumlarda topu ağlarımızda görsek de iki gol de VAR’dan döndü. İkinci yarıda Szymanski’nin yerine oyuna dahil olan Saint-Maximin’in kanadından oldukça hücum edip oradan açılan ortalarla etkili olmaya çalışsak da başarılı olamadık. Bu ortaların hepsinde Rangers savunması başarılı oldu. Dakika 81’i gösterdiğinde yine ama yine kalemizde gördüğümüz hızlı hücumda, kendi sahasından koşuya başlayan Cerny topla buluştu ve kalecimizle karşı karşıya kaldı. Bu pozisyonda düzgün vuruşla hata yapmayan Cerny kendisinin iki, takımının üçüncü golünü attı ve skoru 1-3'e getirdi. Geriye kalan dakikalarda rakip ceza sahasını doldur boşalt ile tehlike arasak da Rangers savunması hata yapmadı ve maç bu şekilde bitti. Fenerbahçe v Rangers Büyük umutlarla başladığımız bu karşılaşmada, rakip bize oldukça iyi hazırlandığını söyleyebiliriz. Oyunu kendi sahalarında kabul ettiler ve hızlı oyuncularıyla etkili olmayı başardılar. Bu da onlara skor olarak geri döndü. Kaybetmiş olabiliriz, avantajlı skoru da vermiş olabiliriz ancak doğru teknik-taktik çalışmayla bu dezavantajlı skoru lehimize çevirebiliriz. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere… Sağlıkla kalın, Linesman’le kalın… Futbol  ile ilgili tüm içeriklere ulaşmak için bizi takipte kalın!

  • CEV Şampiyonlar Ligi Çeyrek Finalleri Başlıyor!

    Herkese merhaba! Grup aşamaları son derece heyecanlı geçen ve son maçlarda çok fazla ihtimalle kafamızı duman eden CEV Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finaller artık başlıyor. Sizlere eşleşmeleri ve detayları anlatacağım. Hazırsanız başlayalım! Geçen yıldan bildiğiniz üzere çeyrek finaller için eşleşme yolları biraz karmaşık. Öncelikle üst tura çıkma hakkı kazanan takımlar yukarıdan aşağıya doğru en az set kaybedenden en çok kaybedene doğru sıralanıyor. Bu sıralama önce grup birincileri için yapıldı ve bu takımlar direkt üst tura çıktı. 1.  Savino Del Bene Scandicci   18/0 (E grubu birincisi) 2.  Imoco Volley Conegliano 18/1 (A grubu birincisi) 3.  Eczacıbaşı Dynavit 18/1 (B grubu birincisi) 4.  Fenerbahçe Medicana   18/3 (D grubu birincisi) 5.  Vakıfbank 16/4 (C grubu birincisi) Rakiplerini belirlemek için de bu beş grubunun ikincileri ve eşleşmeyi sağlayabilmek için ligdeki en iyi üçüncü olan takım aynı hiyerarşiye göre sıralandı. 6.  Vero Volley Milano   15/4 (C grubu ikincisi) 7.  Devolopres Rzeszow 13/7 (A grubu ikincisi) 8.  LKZ Lodz 13/11 (D grubu ikincisi) 9.  Tent Obrenovac 10/12 (B grubu ikincisi) 10.  Allianz MTV Stuttgart 10/13 (E grubu ikincisi) 11.  SSC Palmberg Schwerin 9/11 (B grubunun üçüncüsü ve en iyi üçüncü) Çeyrek finaller 8 takımla oynandığı için sıralamada ikinci kısımda kalanlar kendi aralarında play – off oynadılar ve kazananlar bir üst tura çıkma hakkı kazandı. 6-11 eşleşmesini Vero Volley Milano, 7-10 eşleşmesini Devolopres Rzeszow ve 8-9 eşleşmesini LKZ Lodz kazandı. Böylelikle çeyrek final eşleşmeleri belli oldu. Eczacıbaşı Dynavit– Vero Volley Milano İlk maç: 04.03.2025 20.30, İtalya İkinci maç: 13.03.2025 18.00, Türkiye Çeyrek finallerin en büyük şeyler vaad eden karşılaşması olabilir. Eğer sezon başı takım incelemeleri yazılarına bakarsanız Türk ligi için en iyi kadroya sahip olan takımın Eczacıbaşı olduğunu söylediğimi görürsünüz. Sezon başında bu beklentiye göre başlayamadılar ama Plummer’ın takıma katılması ve Rettke’nin sisteme alışmış olması onları özellikle son bir aydır çok iyi bir takım haline getirdi. Hücumdaki güçlerinin yanında kusursuz şekilde ilerleyebilen bir blok kurguları var. Ligde neredeyse her maçta çift haneli blok sayısı alıyorlar ve özellikle Elif’in pasör eşleşmelerinde dezavantaj yaratmayacak kadar blokta iyi olması rakiplerini zor durumda bırakıyor. Eczacıbaşı Dynavit Milano ise bu yıl yeni anlaştıkları, bizimse geçen yıl Fenerbahçe’den tanışık olduğumuz Lavarini ile bir şeyler inşa etmeye çalışıyor. Bunu ne kadar başarabiliyorlar hala şüpheli durumda çünkü liglerindeki İmoco hegomonyasını normal bir lig maçında bile kıramıyorlar. Grup aşamalarında Vakıfbank ile karşılaştıkları maçlardan birini kazandılar diğerini ise kaybettiler. Yani bu maçlar referans olarak alındığında Eczacıbaşı Dynavit’in de turu geçme ihtimalini hiç de az görmemek gerekir. Pasör çaprazları kısmında denk sayılabilirler, kritik anlarda Boskovic daha öne çıkarılabilir. Orta oyuncularda Eczacıbaşı, smaçörlerde ise Milano bir adım önde. Liberolar da yine Eczacıbaşı öndeyken pasörler kısmı denklik olabilir belki bir adım Elif daha öndedir. Tüm bunlar göz önün alındığında zorlu ve zevkli iki karşılaşmanın bizi beklediği çok bariz. Umarım buradan kazanarak dörtlü finallere ulaşan temsilcimiz Eczacıbaşı Dynavit olur. Imoco Volley Conegliano – Developres Rzeszow İlk maç: 05.03.2025 20.30, Polonya İkinci maç: 12.03.2025 20.30, İtalya Gruplardan birbirine aşina olan iki takım çeyrek finallerde karşı karşıya geldi. A grubunu birinci sırada bitiren İmoco Conegliano,yine A grubunu ikinci sırada bitirdikten sonra playoffta Allianz WTV Stuttgart’ı toplamda 6-1 ile geçen Rzeszow ile eşleşti. Grupta oynanan maçlar içinde Imoco’dan set alabilmeyi başaran tek takım olsalar da iki maçı da kaybettiler. Son şampiyon kadrosuna yaptığı Gabi eklemesiyle daha da güçlendi. İki takımın oyun gücü, oyuncuları, koçları açısından yapılacak karşılaştırmada İmoco takımının üstünlüğü gözle görülebilecek bir seviyede duruyor. Sonu öncesinden belli olan bir eşleşme için analiz yapmak oldukça zor. İki takımda da başarılar diliyoruz. Bu karşılaşmanın kazananı yarı finalde Eczacıbaşı - Milano eşleşmesinin kazananı ile karşılaşacak. Savino Del Bene Scandicci - LKS Lodz İlk maç: 05.03.2025 18.00, Polonya İkinci maç: 12.03.2025 18.00, İtalya Grup aşamalarını set kaybetmeden lider bitiren Scandicci bunun ödülünü çeyrek finalde aldı. Elbette maçlar sahada kazanılıyor fakat grupların lideri ile sekizincisinin karşılaşmasından sürpriz beklemek biraz fazla hayal kurmak anlamına geliyor. Scandicci geçen yıl bıraktığı yerden devam etmeye çalışıyor ve bu eşleşmenin de mutlak favorisi konumunda. İki takıma da başarılar diliyoruz. Eşleşmenin kazananı Fenerbahçe Medicana - Vakıfbank karşılaşmasını kazanan temsilcimiz ile yarı finalde karşılaşacak. Fenerbahçe Medicana – Vakıfbank İlk maç: 05.03.2025 19.30, Türkiye İkinci maç: 12.03.2025 28.00, Türkiye Bizim açımızdan en heyecanlı geçecek eşleşmeye geldi sıra. Yıllardır birbirine olan rekabeti ile voleybolseverlerin gönlüne taht kuran iki takım şampiyonlar liginde tekrar karşılaşıyor. Bir önceki karşılaşmalarında yani 2023 Şampiyonlar Ligi yarı finallerinde Fenerbahçe ilk maçı 3-0 kazanmasına rağmen altın set sonunda rakibine mağlup olmuştu. Vakıfbank ise o yıl altıncı Şampiyonlar Ligi kupasını müzesine getirmişti. Bu yıl işler biraz farklı o sezonlardan. Fenerbahçe temelini o yıllarda kurmaya başladığı kadrosu ile dört senedir alışkanlık oluşturan bir oyun kurmaya çalışıyor. Bu dört sende değişen 3 pasör ve 3 hoca her ne kadar bu alışkanlığı zorluyor olsa da taraftarların Golden Trio dediği Arina, Vargas ve Ana Cristina üçlüsü oyunun temel yapıtaşları olarak büyümeye ve gelişmeye devam ediyor. Bu gelişim de Fenerbahçe’nin kupa kazanmasının en önemli etkenlerinden biri olarak ifade ediliyor. Geçen yıl yine altın sette kaybedilen final şansının ardından bir koç değişimi yaşandı ve takımın başına Marco Fenoglio getirildi. Alışma sürecini atlatan takım Sultanlar Liginde lider konumunda ve sezonu da lider tamamlamaya çok yakın. Bu geçen dört yıl içinde her zaman problemleri olan manşet alamama konusu hala devam etse de özellikle bu yıl oyunlarını biraz daha kötü manşete göre kurdukları da söylenebilir. Fenerbahçe Medicana Vakıfbank ise sezona oldukça dağınık başlamasına rağmen hızlı biçimde oyununu yükselterek yarışmacı haline geri döndü. Hatta bu yükselişin en büyük örneği ligin ilk yarısında kazandıkları Fenerbahçe maçı olabilir. Yıllardır beraber yürüdüğü kadrosundan yıl yıl oyuncuların ayrılmasıyla bir zorunlu kabuk değişimine gittiler. Sistem temelde aynı olsa da oyuncuların buna alışması biraz sancılı oldu. Özellikle yaz döneminde sakatlanan Cansu’nun sezonun ilk yarısında forma giyememesi takıma daha önceden bulunan oyuncuların bile bir adaptasyon sürecine girmesine yol açtı. Her şey yoluna girdikten sonra ise özellikle Markova takımın sürükleyici yıldızı olmaya başladı. Hücumda Markova’nın, serviste VAn Ryk’ın, karşılamada ise Bosetti’nin yetenekleri oldukça göz dolduruyor. File önünde milli yıldızımız Zehra’ya eşlik eden Çinli yıldız Yuan ile de oldukça yüksek bir blok hattı oluşturuyorlar. Giovanni ise her zamanki gibi takımın hala en büyük faktörü. Alıştığımız Vakıfbank kadrolarına oranla bu takımın en büyük defosu manşet alma sorunu. Hızlı oynamaya çalışan takım manşet alamadığı maçlarda hücumda da oldukça tahmin edilebilir ve verimsiz hala geliyor. Orta oyuncuların kullanımı ve pipe ataktan yapılan Markova hücumlarının manşete bağlı olarak azalması rakiplerinin işini kolaylaştırıyor. Vakıfbank Sultanlar Ligi'nde oynanan ilk maça Fenerbahçe Vargas’sız Vakıfbank Cansu’suz çıkmıştı. Kazanan 3-2 ile Vakıfbank olmuştu. İkinci maçta ise iki takım da tam kadroydu ve galip gelen 3-1 ile Fenerbahçe olmuştu. Yani oldukça birbirini tanıyan ve birbirine denk olabilen iki temsilcimizi izleyeceğiz. Kadrosu, oyu ezberi ve finalin kendi evinde olacağı bilgisiyle karşılaşmada %51 ile önde olan Fenerbahçe olsa da bu eşleşme her zaman ezber bozmaya meyillidir. İyi olan kazansın, kupa ülkemizde kalsın. Eşleşmelerinin ikisinin sonucu çok yüksek ihtimalle belliyken ikisinin sonucu oldukça karmaşık. Umarım en iyi iki temsilcimiz ortaya koydukları iyi oyunla yarı finale ulaşır. Unutmadan bu yıl yapılan format değişikliğiyle yarı finallerin ayrı eşleşme olarak değilde Final Four eşleşmesi olarak oynanacağını sizlere hatırlatmak isterim. Güzel bir mayıs gününde İstanbul’da, Ülker Spor ve Etkinlik Salonu’nda ellerimizde Şampiyonlar Ligi kupasıyla mutlu olacağımız anları hayal etmekten geri kalmayalım. Çeyrek finaller sonucunda mutlu ve umutlu şekilde görüşünceye dek sağlıcakla kalın, Linesman’le kalın... Voleybol  ile ilgili tüm içeriklere ulaşmak için bizi takipte kalın!

bottom of page